|
|
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
|
|
|
|
|
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Adile TÜRKMEN | |
Adile TÜRKMEN Hayat Hikayesi | |
ANLATIR BENİ Tanımak istersen birini yürekten Bir seven gözüyle dinle kalbimi. Tertemiz duyguları dile getiren Sevdalı şarkılar anlatır beni. Sabaha ulaşmayan gecelere sor. Onlarla paylaştım hep sessizliği Karanlık dünyama ışık saçan Gökteki yıldızlar anlatır beni. Bıraktım kendimi meçhul sana, Arayıp bulamazsın sen izimi, Selviler altında garip bir mezar, Tükenmiş umutlar anlatır beni. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Ahmet KURTBAŞ | |
Ahmet KURTBAŞ Hayat Hikayesi | |
HOŞ GELDİN (Yeni Yıl) Yepyeni bir yıl, yepyeni bir gün. Belki neşe getirir, belki de hüzün. Hayır getirsin gecen ile gündüzün. Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. Sevenler bekledi,mutluluk senden. Hastalar kurtulmak istiyor dertten, Benim gibi sesleniyorlar gurbetten, Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. Uzak tut bizden,hüznü,çileyi. Milli şuur ile doldur gençliği. Zehir etme sakın koca seneyi. Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. Dert yandı herkes geçen seneden. Köylü, işçi, memur çıktı çileden. Mutluluk, sağlık bekliyoruz senden, Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. Kabulü olsun yapılan duaların. Zaferi olsun bu yıl tüm inananların. Korkuları olsun bütün imansızların, Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. Bir gün göç vakti elbet gelecek. Herkes ektiğini orda biçecek, KURTBAŞ'IM yeni yılı kimler görecek Hoş geldin yeni yıl, hele hoş geldin. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Ayşe ÇOBAN | |
Ayşe ÇOBAN Hayat Hikayesi | |
VAR MIDIR ? Yüce dağ basına çöken bulutlar, Duman midir, yağmur mudur,kar midir? Dağların ardında kaldı umutlar, O diyara giden bir yol var mıdır? Yüce dağ basında uçuşur kuşlar, Yücelerde yaylar, enginde kışlar. Acep gözlerimden süzülen yaslar, Gibi su dünyada bir sel var mıdır? Yüce dağ başına çıkıp otursam, Ellerimi soğuk suya batırsam. Dokunup sazımı dile getirsem, Derdimi diyecek bir tel var mıdır? SEVGICAN’IM yaraların derinde, Aşığın yel eser garip sesinde, Senin için su güz bahçesinde, Bilmem ki solmamış bir gül var mıdır? |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Erol DUYGUN | |
Erol DUYGUN Hayat Hikayesi | |
BİZ DERİZ “HERİ” Çorum yöresinde çocuk “GOBEL”dir, Pekmezi çeviren kevgir “GÜDEL”dir, Rüzgarın adi bizde de “YEL”dir, Konuşurken dosta deriz biz ”HERİ” Bostanın küçüğü “DÜGLEK”tir bizde, Derman bırakmıyor yokuşlar dizde, Burdanın anlamı “AHA”dır sözde, Konuşurken dosta deriz biz ”HERİ” Layık gördük lahanaya “KELEM”i Muşmulaymış geç fark ettik “DÖRGEL”i, Pirinçle doldururduk evde “HARAL”i, Konuşurken dosta deriz biz ”HERİ” Yiyeceğe “AZIK”,hamama “YUNAK” Patatese “GOMPİR”,domatese “FIREK”, Bütün bu taamlar DUYGUN’a gerek, Konuşurken dosta deriz biz”HERİ” |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Mehmet Ferit KADAYIFCI | |
Mehmet Ferit KADAYIFCI Hayat Hikayesi | |
ADINI SEN KOY Bir Dünyam var yalnız senin için Bir hayatım var sana kavuşmak için Bir sevgim var yalnız senin için Bir hayalim var ikimiz için Yaşıyorum bir umut dünyasında Seviyorum anlamasında Seviyorum sen bilmezsende Seviyorum seni,beni anlamazsan da Seni seviyorum diyebilmek sana Sen beni anlamasan da Seviyorum seni Sen beni duymasan da sevgilim. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Mustafa AKÖZ | |
Mustafa AKÖZ Hayat Hikayesi | |
DEDİ Gurbet elden bir gün köyüme döndüm, Köşede yalnız bir ihtiyar gördüm, Elini öptüm, Hatırını sordum, Yaklaş oğul göreyim yüzün dedi. Selam verdim yanına oturdum, Hafifçe elimi dizine vurdum, Laf arasında nineyi de sordum, Ah oğul ah! İçimde sızım dedi. Beni tanıyınca içten ah çekti, Gözlerinden iki damla yaş döktü, Yutkundu durdu, durdu boyun büktü, Ah oğul tıkandı boğazım dedi. Beni duyunca sesime can dedi, Tevellüt sordum bin üç yüz on dedi, Ben yol sordum, çıkmaz sokak son dedi, Bitti oğul bayırım,düzüm dedi. Hafifçe kımraştı biraz yerinden Kalkamayınca ah çekti derinden, Eser kalmamıştı eski ferinden Ah oğul tutmuyor dizim dedi! Kerpiç duvarları, topraktan damlar, Kimi kırılmış,kimi tozlu camlar, Terk etmiş yiğit nice canlar, Ah garip MUSTAFA AKÖZ'ÜM dedi. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Mustafa GÖKGÖZ | |
Mustafa GÖKGÖZ Hayat Hikayesi | |
DENİZ KENARINDA Zemherin soğuğunu dün giyindim sırtıma, Bedenim üşümeyi yokluğunla unuttu, Uzaklardan bir gemi yaklaşırken rıhtıma, Yine aklıma geldin ağlayacağım tuttu. Göz yaşımı akıttım, masmavi dalgalara, Ecel gibi bir rüzgar yanağımı kuruttu, Hıçkırığım aksetti gökteki martılara, Onların çığlığını deli bir rüzgar yuttu. Dalgaların sesinde saba nameler duydum, Sanki ney sesi vardı, sanki çalan bir ut'du, Mihrabım diyerek bu namelere uydum, Beni yaşatan işte böylesi bir umuttu. Minarelerden gelen tatlı bir ezan sesi, Duyunca daldığım, bambaşka bir boyuttu, Sağ yanağıma konan perilerin busesi, Şaha kalkan gönlümü bir an için uyuttu. Gözlerimi ufuğun uzaklığına diktim, Gördüğüm şey sadece karanlık bir buluttu, Anladım ki ben bugün dünden daha siliktim, Anladım ki bu dünya kocaman bir tabuttu. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Paşa ÇETEN | |
Paşa ÇETEN Hayat Hikayesi | |
RUHÇA Azat ediyorum kötü günleri “And olsun kuruyan göğe” ki artık Kavgam geceyle gündüzün ayrıldığı yerde Yolculuğum sonunda mateme boğulacak deniz Aydınlık saatlere yaklaşıyorum Gemim ay yükü, yalnız ay Bir çift nur yansıyor Rabbimden Ben hicret dedim buna, siz kurtuluş deyin |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Sakin KARAKAŞ | |
Sakin KARAKAŞ Hayat Hikayesi | |
SEN VE BEN Ben; zemheride yağan kar tanesi, Sen; Baharda açan tomurcuk gibisin. Ve sen, sevgililerin bir tanesi, Bozkırda açan gelincik gibisin. Ben; dağların erişilmez ucunda; Hazan mevsiminin sevdalısı. Eylül gecelerinin gönülden bağlısı. Sen; Nisan yağmurlarıyla gelen beyaz bir çiçek, Ben; yağmurlarda çiçeğini arayan kelebek. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Şükriye BEZGİN | |
Şükriye BEZGİN Hayat Hikayesi | |
SİMALAR TANIDIK BELKİ, Simalar tanıdık belki, Dost gözlerde Bakışlar yabancı. Dün bu güne Ve bilinmez Bugün hangi yabancı Yarınlara gebe. Yabancı her şey, Yabancı herkes, Ben bana yabancı. Çorum Şubat 2002 |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Üzeyir Lokman ÇAYCI | |
Üzeyir Lokman ÇAYCI Hayat Hikayesi | |
KAPAR KAPILARINI DOSTLARINA İnsan nereye girerse girsin Hangi çıkmazlarda Kalırsa kalsın Güneşin ışığından kaçamaz… Yağmur, rüzgâr etkiler Üşür soğuk havalarda… Nüfus cüzdanı üzerindeki Vesikalık resmi gibi, Farklılaşır bazı halleri... Kendi içindekilerle yorumlar Dışındakilerini Sevmediklerini beğenmez Beğendiklerini sevemez Kapar kapılarını dostlarına... Davranışları Ve konuştukları farklılaşır Zaman zaman... Filmin « son » yazmasından Öncesinde kalır düşüncesi Yarı uykulu gezer Gezerken unutur gerçekleri Kapar kapılarını dostlarına... Magnanville - Mart 1999 |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Yaşar KILIÇ | |
Yaşar KILIÇ Hayat Hikayesi | |
NASİHAT İnsan oğlu küçük ama yüksektir. Ar ile namusu bilsen eğer Doğruluk,ciddilik esas gerçektir Beş vakiti doğru kılarsan eğer! Engin ol dünyada,gel mağrur olma, Yalnız görünüşe bakıp aldanma, Arif ol mecliste kelamı dinle, Kıssadan hisseyi alırsan eğer! Üstüne düşmezse atma sözünü, Hatrın sayar ise göster yüzünü, Kandıramazlar Hakk’a tut özünü, Şeytan ayağını çelersen eğer! YAŞAR’IM sözlerim doğru mu bilmem? Yetim al dese de iğnesin almam, Sakın ağlayana dönüp de gülmem Başa gelir,ele gülersem eğer. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Zafer TERLEMEZ | |
Zafer TERLEMEZ Hayat Hikayesi | |
HAC
Müjdelenen Peygamberin doğduğu yere gidiyorum. İslâm güneşinin doğduğu yere gidiyorum. Bedir savaşının olduğu yere gidiyorum Sende gel dostum ! Hz. Ebubekir R.A. ahlakından nasıp aymaya gidiyorum Hz. Ömer R.A. adaletini görmeye gidiyorum. Dört Halifenin yaşadığı yere gidiyorum Sende gel dostum ! Safa ile Merve de su aramaya gidiyorum Söz geçiremediğim nefsimi taşlamaya gidiyorum. Arafat'ta Vakfe yapmaya gidiyorum Sende gel dostum ! Hz. İbrahim Makamına gidiyorum Yitik cennete gidiyorum Kutlu Sefere gidiyorum Sende gel dostum ! Hicret yolcu olmaya gidiyorum Mahşeri dünyada yaşamaya gidiyorum Ruhumu süslemeye gidiyorum Sende gel dostum ! Anadan doğduğum gibi olmaya gidiyorum Günahımdan arınmaya gidiyorum Mahşer elbisemi giymeye gidiyorum Sende gel dostum ! İsâm'ın şartı ALLAH C.C İnanmaktır Müminliğin şartı namaz, oruç, zekat, Hac'tır Kardeşinin niyeti Kabe'yi ziyarettir. Ben gidiyorum sen hakkını helal et kardeşim. 2002 |
|
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR! |
|
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | |
|
|
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM | |
Hukuka, Yasalara, Telif ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. | |