|
|
DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ
OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR |
Hazırlayan
Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
|
|
|
İÇİNDEKİLER TIKLAYARAK GİDİNİZ! |
TAKDİM |
İhsan TOMBUŞ HAYAT HİKAYESİ |
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
corumlu2000@gmail.com |
Mahmut Selim GÜRSEL |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
01 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
TAKDİM
Bu sanal kitapta
bulunan çalışmalar; arkadaşlarımızla birlikte basılı olarak
yayımladığımız 53 sayı “Çorumlu 2000 Aylık Kültür Sanat Tarih ve
Edebiyat” dergimiz ve 54’üncü sayıdan sonra da sanal olarak
yayımladığımız dergi ile “Sarı Çiğdem Şiir Defteri” dergimizde
yayımlanmış çalışmalardan derlenmiştir
Tarafımdan arkadaşıma bir ufak armağan olarak hazırladığım bu
sanal çalışmamda onların da çalışmalarını derli toplu olarak
sizlere sunmak amacı taşımaktadır.
Çalışmalarımın bir sanal kitaplık olarak sizlere ulaşması ve
sizlerinde bilgilenmenizi ve ilgileneceğinizi ummaktayım.
Mahmut Selim GÜRSEL
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
02 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
İhsan TOMBUŞ |
- 1923-2009 Tarihinde Vefat Etmiştir.
-
Çorum'un köklü
ailelerinden icra memuru Elvan Efendi'nin torunu, Çorum Belediye
Başkanlarından Nazmi Tombuş'un oğlu olan "İhsan TOMBUŞ" 1923 Yılında
Çorum'da doğmuş, ilkokulu Çorum'da okuduktan sonra, ortaokulu Robert
Kolejinde, liseyi Ankara kolejinde tamamlamıştır.
-
1948 yılında
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan ve askerlik
görevini yaptıktan sonra, 1950 yılında Çorum'da avukatlığa başlamış,
aynı yıl Demokrat Parti saflarında politikaya atılmıştır.
-
1961-1977 yılları
arasında üç dönem Adalet Partisinden, bir dönem Demokratik Partiden
bir dönem de 1983 yılında Anavatan Partisinden olmak üzere toplam beş
dönem,Çorum milletvekili seçilen İhsan Tombuş, 1971 yılında Amerika
Birleşik Devletlerinde nüfus aile planlaması konulu bir seminere
katılmış, 1971-1981 yılları arasında Devlet Yatırım Bankası Yönetim
Kurulu Üyeliği yapmış, 1975-1976-1977 ve 1984-1985 yılarında Avrupa
Konseyi Üyeliğinde bulunmuştur. Çorum Belediye Başkanlarından Nazmi
Tombuş'un oğlu olan "İhsan TOMBUŞ" 1923 Yılında Çorum'da doğmuş,
ilkokulu Çorum'da okuduktan sonra, ortaokulu Robert Kolejinde, liseyi
Ankara kolejinde tamamlamıştır.
-
1948 yılında
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan ve askerlik
görevini yaptıktan sonra, 1950 yılında Çorum'da avukatlığa başlamış,
aynı yıl Demokrat Parti saflarında politikaya atılmıştır.
-
1961-1977 yılları
arasında üç dönem Adalet Partisinden, bir dönem Demokratik Partiden
bir dönem de 1983 yılında Anavatan Partisinden olmak üzere toplam beş
dönem,Çorum milletvekili seçilen İhsan Tombuş, 1971 yılında Amerika
Birleşik Devletlerinde nüfus aile planlaması konulu bir seminere
katılmış, 1971-1981 yılları arasında Devlet Yatırım Bankası Yönetim
Kurulu Üyeliği yapmış, 1975-1976-1977 ve 1984-1985 yılarında Avrupa
Konseyi Üyeliğinde bulunmuştur. 1950 yılında Çorum'da avukatlığa
başlamış, aynı yıl Demokrat Parti saflarında politikaya atılmıştır.
1961-1977 yılları arasında üç dönem Adalet Partisinden, bir dönem
Demokratik Partiden bir dönem de 1983 yılında Anavatan Partisinden
olmak üzere toplam beş dönem,Çorum milletvekili seçilen İhsan Tombuş,
1971 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde nüfus aile planlaması
konulu bir seminere katılmış, 1971-1981 yılları arasında Devlet
Yatırım Bankası Yönetim Kurulu Üyeliği yapmış, 1975-1976-1977 ve
1984-1985 yılarında Avrupa Konseyi Üyeliğinde bulunmuştur.
-
1997'de
"Politikada 41 Yıl", 2001'de "Ben Kimim?" adlı iki anı kitabı yazmış,
2003'te gerçek bir olayı incelediği "Ankara Cinayeti"'ni, 2005'te de "Çırağan
Baskını" adlı tarihi romanı yayınlamıştır.
-
İngilizce bilen
Tombuş, iki çocuk babasıdır.
-
Internet’te Yazarımız http://corumlu2000.dergisi.info , Sarı Çiğdem Şiir Defteri’nde
http://saricigdem.dergisi.info
yayınlandı. corumlu2000@gmail.com
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
03 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- NEDİR
- Ela gözlerine baktığım zaman
- Gördüğüm manzara serap mı nedir ?
- Öpünce mest oldum dudaklarından,
- Verdiğin buseler şarap mı nedir ?
- 0 Aşk bahçelerinde neş’eylen eóen
- Meltem gibi bana huzur verdin sen
- Aşkınla cennete gmrdim şimdiden
- Yoksa seni sevmek sevap mı nedir ?
-
- Desem ince belden sarayım biraz,
- Gönlün ister ama,edersin niyaz
- Bilmem ki sabrımı tüketen bu naz,
- Aşkıma müspet bir cevap mı ne dir ?
- 10 Ekim 1947
-
-
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
04 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- ÇORUM TÜRKÜSÜ
- Çorum'un bağları zümrüt yeşildir.
- Her mevsim rüzgarı efil,efildir.
- Köylüsü,kentlesi uz ve ehildir,
- Yiyecek,içecek bol ve sebildir.
-
- Çorum'da yaşamak ne mutlu olay,
- El ele tutuşup çekelim halay.
-
- Bir ovaya bağdaş kurup oturmuş,
- Bağrında modern bir sanayi kurmuş
- Yiğitliği,sevi ile yoğrulmuş,
- Barış ve dostluğu buna delildir,
-
- Çorum'da mutluluk ne kadar kolay,
- El ele tutuşup çekelim halay.
-
- Dayamış sırtını Kösedağ'ına
- Bağlı tarlasına,bahçe,bağına.
- Tarihi uzanır Hitit Çağına,
- Ta ezelden beri uygar bir ildir,
-
- Birlikte toplanıp hep alay alay,
- El ele tutuşup çekelim halay.
-
- Yaşlılar olgundur,gençler ise şen.
- Evler şenliklidir,bahçeler gülşen.
- Ayrılmaz Çorum'dan,bir kez yerleşen.
- Çorum hiç kimseye gurbet değildir.
-
- Çorum'da yaşamak ne güzel olay,
- El ele tutuşup çekelim halay.
-
- 10 Aralık 1988 Ankara
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
05 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- ASLANIN HİKAYESİ
- Bir gün yalnız başına sonsuz kırlara daldım
- Her dertten,her tasadan bir müddet uzak kaldım
- Dağlarda,ovalarda uzun uzun dolaştım.
- Çiçeklerle bezenmiş bir vadiye ulaştım.
- Yer yüzünde Cennetin benzeri olsun diye,
- Tanrı vermiş sonsuz bir güzellik bu vadiye,
- İçimde biraz korku,yüreğimde heyecan
- Bu kimsesiz ülkede gezinirken hayran hayran
- Gördüm bir kulübecik bir dere kenarında,
- “İşte bir insan izi bu esrar diyarında”
- Diyerek yavaş yavaş yaklaştım kulübeye
- Gördüm ki bir ihtiyar hep inliye inliye
- Dua edip ağlıyor. Dedim:”Merhaba baba !
- Nedir bu ah-u zarın ?” Dedi:Oğlum merhaba,
- Anlatması çok uzun benim derdim büyüktür
- Artık biçare canım vücuduma bir yüktür
- Neredeyse benim ecel çanım çalacak
- Bu doymaz kara toprak elbet beni alacak.
- Ne diye dert dökeyim artık son günlerimde ?
- Derdim benim dost ne arar bu kimsesiz yerimde”
- Dedim:”Baba derdini anlat bende bileyim;
- Bende Ulu Tanrım'dan sana deva dileyim
- Şöyle beni bir süzdü,bir an geldik göz göze,
- Derin bir ah çektikten sonra başladı söze:
- “Büyük bir aslan varmış çok eski bir zamanda,
- Bu kadar büyük aslan yaşamamış cihanda,
- Tunus'a uzanmış ayaklarından biri,
- Viyana'ya varmış pençesinin diğeri.
- Kafkasla Mısır'daymış öteki ayakları
- Kuyruğunun yalağı olmuş Arap diyarı
- Kendi Anadolu'da,İstanbul'daymış başı
- Cüssesinin aksine pek tek üçümmüş yaşı,
- Bazen kızıp coşarmış,kükrermiş arasıra,
- Dünya titrermiş arşa çıkan bu nara
- Bir derin nefes alışı Akdeniz'i karıştırırmış
- Dağlar gibi dalgalar rüzgarla yarışırmış.
- Yelesini sallarsa Karadeniz coşarmış
- Suları ta Moskof'un ötesine taşarmış
- Bıyıkları titrese alt üst olunmuş Balkan
- Pençesini oynatsa Tuna taşarmış aklan.
- Kuyruğunu savurup ne tahtlar devirmiş,
- Milyonlarca dinsizi hak yoluna çevirmiş.
- Ne yazık göremedim ben bu mesut günleri
- Yetişmişim aslanın bir kemikle bir deri
- Kaldığı zamanına,dişleri hep dökülmüş,
- Kuvvetli pençesinden tırnakları sökülmüş,
- Hiçbir şey kalmamıştı o koca aslandan
- Etrafını almıştı aç köpekler her yandan.
- Başına toplandılar akbabalar,kuzgunlar
- Leşini yemek için çevirdiler oyunlar.
- Fakat ihtiyar aslan onlara karşı durdu
- Bütün Ege denizi tekrar taştı kudurdu.
- Baktılar ki zor ölmeyecek aslan
- Tilkiler tuzak kurdu,bin bir hile bin yalan.
- Aslanı kandırarak sokuldular yanına
- Boğazından tuttular,kıymak için canına
- İşte bem o aslanın koptuğunu başını
- Aç kurtlar tarafından yenildiği naşının
- Görmeye dayanamam diye kaçtım buraya;
- Aradan zaman geçti,yıllar girdi araya.
- İnsan yüzü görmeden burada yaşıyorum
- Yıllardır o aslanın yasını taşıyorum
- Dedim: Baba boş yere yas tutup ağlıyorsun,
- Boş yere bu ihtiyarın bağrını dağlıyorsun.
- Evet doğru,aslanın başı koptu o zaman
- Lakin bu baş kopunca yine ölmedi aslan
- Gerçi başsız yaşamaz hiçbir canlı cihanda,
- Fakat Tanrı isterse neler yapmaz bir anda ?
- İşte o aslana da yarattı yeni bir baş
- Bütün dünya sarsıldı,inledi tepe,dağ,taş
- Yeniden dirilmişti öldü sanılan aslan;
- Çelikten bir ok gibi fırlamıştı yayından.
- Düşmanın üzerine öyle bir saldır dı ki…
- Elinden kurtulamadı ne aç kurt,ne de tilki.
- Naranımı cihanda herkes yeniden duydu,
- Herkes bu genç aslandan tekrar korktu ve ürktü
- Çünkü onu dinç tutan dinç başı kahraman Atatürk'tü.
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
06 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- SENELER
- Karanlık günlerde yağmur içinde
- Bir an şimşek gibi çakan seneler,
- Maziyi bırakıp çamur içinde
- Coşkun bir sel gibi akan seneler
-
- Tarih sarıyor siyah bir tüle
- Yakıyor,yanıyor,dönüyor küle
- Gençleri eğliyor hep güle güle
- İhtiyar kalpleri yakan seneler
-
- Yeniyi eskitmek bütün sanatı
- Eritir mum gibi tıpkı hayatı
- Ağlatır,güldürür şu kainatı
- Atiye ümitle bakan seneler
- 12 Temmuz 1947 Çorum
-
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
07 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- HİCRAN
- Güzel gözlerine hasret kalalı
- Bir zulmet içinde geçti zamanım,
- Seni bu ayrılıklar benden alalı
- Izdırap kaynağı oldu her anım.
-
- Hayallerim arar her yerde seni
- Dudağım özledi tatlı buseni
- Her zamandan fazla o beyaz teni
- Sarmak ve okşamak istiyor canım.
-
- Uzadı günlerim,birer yıl oldu.
- Hasretle gönlüm elemle doldu
- Gözlerimin nuru cevheri soldu.
- Sensiz gurbet oldu,kendi vatanım.
- 10 Temmuz 1945 Çorum
-
-
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
08 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- AĞLAMA
- Ağlama güzelim dinsin kederin,
- Bundan sonra gönlün hep handan olsun
- Ağlayıp yanmasın güzel gözlerin;
- Bırak senin için bir yanan olsun.
- Melekler ruhundan örnek alsınlar,
- Güneşler gözünden ateş çalsınlar,
- Periler karşısında şaşıp kalsınlar
- Aşkımız ufuksuz bir umman olsun.
- Varsın dudaklarım busenle yansın
- Varsın o dudaklar hep seni ansın,
- Varsın beni gören mecnundur sansın
- Varsın senin için can kurban olsun
- Ben senin uğrunda coşan bir selim,
- Sensin benim gayem,sensin emelim.
- Sen kabul edersen sana güzelim,
- Hayatım tanrıdan bir İHSAN olsun.
- 3 Mayıs 1944
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
09 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- DESTAN
- Bugün yalnız başıma sonsuz kırlara daldım,
- Her dertten,her tasadan bir müddet uzak kaldım.
- Dağlarda,ovalarda uzun uzun dolaştım,
- Çiçeklere bezenmiş bir vadiye uzandım.
- Yeryüzünde cennetin benzeri olsun diye,
- Tanrı vermiş sonsuz bir güzellik bu vadiye.
- İçimde biraz korku,yüreğimde heyecan
- Bu kimsesiz ülkede gezerken hayran,hayran.
- Gördüm bu kulübecik bir dere kenarında.
- “İşte bir insan izi esrar diyarına”
- Diyerek yavaş yavaş yaklaştık kulübeye,
- Gördüm ki bir ihtiyar hep inleye inleye
- Dua edip ağlıyor. Dedim “Merhaba baba,
- Nedir bu ah-üzarın ?” Dedi. “Oğlum merhaba !
- Anlatması çok uzun,benim derdim büyüktür.
- Artık biçare canım vücuduma bir yüktür.
- Neredeyse benim de ecel çanım çalacak,
- Bu doymaz kara toprak elbet beni alacak.
- Ne diye dert dökeyim artık son günlerimde,
- Dedim benim dostumdur,bu kimsesiz yerimde”
- Dedim:”Baba ! Derdini anlat ben de bileyim,
- Ben de Ulu Tanrıdan sana deva dileyim!”
- Şöyle beni bir süzdü,bir an geldik göz göze,
- Derin bir ah çektikten sonra başladı söze.
- “Büyük bir aslan varmış,çok eski bir zamanda
- Bu kadar büyük aslan yaşamamış cihanda.
- Tunus’a uzanırmış ayaklarından biri
- Viyana’ya varırmış pençesinin diğeri.
- Kafkas’la Mısır’daymış öteki ayakları,
- Kuyruğunun yatağı olurmuş Arap diyarı.
- Kendi Anadolu’da,İstanbul’daymış başı
- Cüssesinin aksına pek de küçükmüş yaşı.
- Bazen kızıp coşarmış,kükrermiş arı sıra,
- Dünyayı titretirmiş arşa çıkan bu nara
- Bir derin nefes alsı Akdeniz karışırmış,
- Dağlar gibi dalgalarla yarışırmış.
- Yelesini sallasa Karadeniz coşarmış,
- Suları ta Moskof’un ülkesine taşarmış
- Bıyıkları titrese alt üst olurmuş Balkan,
- Pençesini oynatsa Tuta taşarmış al kan.
- Kuyruğunu savurup nice tahtlar devirmiş,
- Milyonlarca dinsizi Hak yoluna çevirmiş.
- Ne yazık göremedim ben bu mesut günleri,
- Yetişmiştim aslanın bir kemikle,bir deri.
- Hiçbir şey kalmamıştı o koskoca aslandan
- Etrafını sarmıştı aç köpekler her yandan.
- Başına toplandılar akbabalar,kuzgunlar
- Leşini yemek için çevirdiler oyunlar
- Fakat ihtiyar aslan onlara karşı durdu
- Bütün Ege Denizi tekrar taştı,kudurdu.
- Baktılar ki zor ile ölmeyecek bu aslan,
- Tilkiler tuzak kurdu,bin bir hile bin yalan.
- Aslanı kandırarak sokuldular yanına,
- Boğazından tuttular kıymak için canına.
- İşte ben o aslanın koptuğu başının,
- Aç kurtlar tarafından yenildiği naşının.
- Görmeğe dayanamam diye kaçtım buraya,
- Ardından zaman geçti,yıllar geçti araya.
- İnsan yüzü görmezdim burada yaşıyordum.
- Yıllardır o aslanın yasını taşıyordum.”
- Dedim “baba boş yere yas tutup ağlıyorsun
- Boş yere bu ihtiyar bağrını dağlıyorsun.
- Evet doğru aslanın başı koptu o zaman
- Lakin bu baş kopunca yine ölmedi aslan.
- Gerçi başsız yaşayamaz hiçbir canlı cihanda
- Fakat Tanrı isterse neler olmaz bir anda.
- İşte o aslana da yarattı yeni bir baş
- Bütün dünya sarsıldı,inledi tepe,dağ,taş.
- Yeniden dizilmişti öldü sanılan aslan,
- Çelikten bir ok gibi fırlamıştı yayından.
- Düşmanın üzerine öyle bir saldırdı ki;
- Elinden kurtulamadı ne aç kurt,ne de tilki.
- Bu dinç baş,bu aslana çok yakıştı,çok uydu.
- Narasını cihanda herkes yeniden durdu
- Herkes bu genç aslandan tekrar korktu ve ürktü.
- Çünkü onun dinç başı kahraman Atatürk’tü
- 16 Ağustos 1942
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
10 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- VUSLAT
- Bilsen o ne ulvi,ne ilahi heyecandı;
- Esrar dolu busenle bu gönlüm yaralandı.
- Daldım o güzel gözlerinin rengine bir an,
- İçten yüreğim nar gibi aşkın ile yanardı.
- Arkamdaki en tatlı anım;gül dudağından,
- İlk buseni mecnun olarak tattığım andı.
- Hüsün beni bir bende edip,ruhuma zülfün
- Sessiz ve habersizce nasıl geri dolandı.
- Aşkınla senin uğruna kurban olacak can
- Nezdinde hayat,neş’e bulan işte o candı.
- 28 Nisan 1944 İstanbul
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
11 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- HAYAL KIRIKLIĞI
- Gül demeye girdim sevgi bağına,
- Tuttuğum güllerin hepsi har oldu.
- Bir kumral saçının düştüm ağına
- Saçının her teli sanki mar oldu.
-
- Kalmadı ümidim,söndü emelim,
- Boşa çıktı sana uzanan elim
- Dinle feryadımı,işit güzelim
- Artık her nefesim ah-ü zâr oldu.
-
- Aşk okuluna hedef kalbimi seçtin
- Gönlümü kopardın ruhumu içtin
- Madem ki sen benden artık vazgeçtin
- Şimdi de ızdırap bana yâr oldu.
-
- Müthiş bir işkence her geçen anım,
- Kalbimde kalmadı,kurudu kanım.
- Ben artık ruhsuzum,yok benim canım
- Sensiz dünya bana bir mezar oldu.
-
- Yazık emelime,hülyama yazık
- En uzun,en tatlı rüyama yazık
- Artık zindan olan dünyama yazık
- Zulmetle aydınlık bir ayar oldu.
- 30 Ekim 1945 İstanbul
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
12 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- GAZEL
- Olmuş yüzü bir ay,o ipek saçları hale
- Bilmem bu güzellik sığabilir mi hayaller
-
- Ateşli siyah gözlerinin bir bakışından
-
- Bir buseyi tatsam olurum mest ebediyen;
- Zira o dudaklar içi hir mey dolu lale
-
- Endam dahi tehlikelidir görmeye gelmez
- Bir lahza uğrar görenlerin aklı zevale
-
- Canım içim İHSAN’a hiç çok görülür mü ?
- Gülizara çıkıp eylese bülbül gibi hale.
- 15.04.1944 İstanbul
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
13 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- HATIRALAR
- Benziyorum şimdi sakin bir çaya
- Zamanında aştım nice sarp kaya
- Lakin er geç varacağım yer derya
- Böyle gelmiş,böyle gider bu dünya
-
- Bıraktığım izlerime bir an bakar da
- Ara sıra döner bir an bakar da
- Anlarım ki hepsi aksi bir seda
- Hatıralar acı,tatlı bir rüya
-
- Bazı gece boş hayaller kurarken
- Hatıralar bazen mahzun.bazen şen
- Gelip geçer gözlerimin önünden
- Bilirim ki hatıralar bir hülya
-
- Zaman geçti kalbimde her hatıra
- Oldu artık tatlı derin bir yara
- Görürüm ki baksam geri bir ara
- Hatıralar solgun,titrek bir ziya.
- 16 Ekim 1980 Ankara
-
-
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
14 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- BEDBİNLİK
- Görür içimde ne var,her kim etse bir nazar
- Biraz zevk,bir yığın dert,bir gülüş,bin ah-ü-zar
-
- Göz yaşından mürekkep,ızıdarptan kaleme
- Bu felek ak anlıma kim bilir neler yazar.
-
- Çürümüş ve kurumuş bir ağaçtan farkım yok
- Hem yorulmuş bedenim,hem de gönlüm ihtiyar
-
- Nasıl geçti bilmem,güzel,mutlu günlerim
- Fakat her geçen anım bana bir mezar kazar
-
- Bazen ümitlerimi kanat yapıp uçardım
- Hayal ufuklarında gezdim diyar diyar.
-
- Bazen bu kanatlarım kırılır birden bire
- Hakikat alemine düşüp kalırım tekrar.
-
- Usandım dünyadan,bu manasız hayattan
- Yaklaşan akibete ediyorum intizar.
- 30 Mart 2000 Ankara
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
15 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- İNSAN
- Önünde toprak,sonunda toprak
- Kollarını kabartarak
- Gece gündüz övünmeye bak
- Önünde toprak,sonunda toprak
-
- Boştan yere yakarsın can
- Susayınca içersin kan
- Neye yarar bu şeref,şan
- Önünde toprak,sonunda toprak
-
- Her işinde var bin hile
- Korkutmuyor Tanrı bile
- Lakin bunlar hep nafile
- Önünde toprak,sonunda toprak
-
- Kuşlar gibi taktın kanat
- Göklere de uçtun fakat,
- Yenilenmez bu tabiat
- Önünde toprak,sonunda toprak.
- 28 Ağustos 1948 Çorum
-
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
16 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
- HAYALLERİM
- Eğer ben olsaydım görünmez adam,
- Çekmezdim artık ne keder, ne gam.
- Alırdım felekten mutlak intikam
- Eğer ben olsaydım görünmez adam.
- Yıkardım dünyayı hep baştan başa,
- Hiç para vermezdim ekmeğe aşa.
- Geçerdim her yerde mutlak ben başa,
- Eğer ben olsaydım görünmez adam.
- Yıkardım şahları, tüm taçlarını
- Kırardım Papanın hep haçlarını,
- Keserdim Hitlerin ön saçlarını
- Eğer ben olsaydım görünmez adam.
- 15 Aralık 1939 İstanbul
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF
ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
17 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- YOLCU
- Yürü ey yolcu yürü!
- Talihinle el ele,
- Maziden istikbale
- Yürü ey yolcu yürü!
- Hayata doya doya
- Bakmadan hiç arkaya
- Doğudan batıya
- Yürü ey yolcu yürü!
- Katlanıp bin zahmete
- Boyun eğip mhnete
- Aydınlıktan zulmete
- Yürü ey yolcu yürü!
- 29 Mart 1940 İstanbul
-
-
|
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
18 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- BİR HATIRA
- Hayat bir muammadır, sırrını kimse bilmez.
- İstikbal karanlıktır, tuttuğu yol gözükmez.
- Dostlar bir alevdir b karanlık içinde
- Fakat devam etmez kaybolurlar git gide.
- Hepimiz bu karanlık içinde söneceğiz,
- Hepimiz unutulup kalplerde öleceğiz,
- Bunları yazıyorum sönüp ölmemek için,
- Solgun bir aleve gibi kalbe gömülmek için.
- 06 Nisan 1939 Nişantaşı
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
19 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- DAM ÜSTÜNDE SAKSAĞAN
- Kalbimi esir aldın taktın bana tasmayı
- Bırak Allah aşkına her halime kızmayı
- İhmal etme ne olur mektup yazmayı
- Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı
- Bırak böyle her akşam içip sızmayı
- Sonra da ayrılarak boğa gibi azmayı
- Sakın düşünme emi mezarımı kazmayı
- Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı
-
-
-
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
20 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- SONBAHAR GİBİ
- Dünyadan öç alıyor
- Kudurmuş bir fırtına
- Rüzgar ıslık çalıyor
- Binip şeytanın atına.
- İşte geldi sonbahar
- Dökülüyor yapraklar
- Açılıyor pek çok mezar
- Ölenlere topraklar
- Sevgilisini güneş
- Uzaklarda bıraktı.
- Bularak yeni bir eş
- Başka diyara aktı.
- Aşkım intikam aldı
- Sonbahar yeli gibi
- Hicran aşkımı çaldı
- Şaşırdım deli gibi.
- Ümitlerim hep soldu
- Tıpkı yapraklar gibi
- Kalbim bir mezar oldu
- Kara topraklar gibi
- Aşkım beni bıraktı
- Vefasız güneş gibi
- Bir bedbaht daha yaktı
- Vefasız bir eş gibi.
- 30 Ekim 1939
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
21 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
- ŞU İNSANLAR
- Bazı insan olur ak pak,
- Kendisine verir ayar;
- Bazısı olur kaypak
- Bakarsın pek çabuk kayar.
- Kimi köşesinde uyur,
- Kimisi de alır yürür
- Bazısının burnu büyür,
- Gökteki yıldızları sayar.
- Kimisi aşka doymuştur,
- Kimi yarıda koymuştur
- Kimi kadere uymuştur
- Bulamamıştır uygun bir yar.
- Bu ne biçim nasıl günmüş
- Kimisi köşeyi dönmüş
- Kiminin yıldızı sönmüş
- Kafasını taşa dayar
- Kimisi camiden çıkmaz,
- Bazısı dönüp bakmaz.
- Kimisi hakkı bırakmaz
- Tanrının emrine uyar.
- Kimi altın kafestedir.
- Kimi çürük kümestedir
- Bu dünya böyle nesledir
- Kimi açtır, kimi doyar
- Kimi oluyor hilekâr,
- Yapmak için fazlaca kâr,
- Kimi tamamen sahtekâr
- Yalan yere yemin sayar.
- Kimi güzel yüzlüdür,
- Kimi kara gözlüdür,
- Bazısı da çok nazlıdır
- Aşkın canına kıyar.
- Kimi keklik gibi seker,
- Yüzüne pudrayı eker,
- Gözüne sürmeyi çeker
- En sonunda dudak boyar.
- Kimi iyiliği sever,
- Bazısı da onu över,
- Kimisi küfredin söver,
- Şu dünyada pislik yayar.
- Kimi vurur başın taşa,
- Kimisi geçmiştir başa
- Bazısı hasrettir aşa
- Kimi kadehe mey koyar.
- Kimisi çok iratlıdır,
- Kiminin sözü tatlıdır,
- Kumu asık suratlıdır
- Doğru sözü yanlış duyar.
- Kimi ağır başlıdır,
- Kimisini gözü yaşlıdır,
- Kimisi anlayışlıdır,
- Kimisi de olur hıyar.
- Kimi yakalar palaska
- Kimi doymamıştır aşka
- Herkesin huyu bam başka
- Derler ki içkidir mi yar.
-
-
-
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
22 |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Bir
sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız |
- HAYAT
- Doğuyor, yaşıyor ve ölüyoruz.
- Buna kısaca hayat diyoruz.
- Kimimiz mesut’uz, kimimiz yaslı
- Bilmiyoruz nedir hayatın aslı.
- Hayat sarp bir yoldur. Kayalık bir yol
- Dikenlerle kaplı karanlık bir yol
- Biz hep yürüyoruz düşüp kalkarak
- Bir hedefe doğru batıp çıkarak.
- Üzülme her şeye bu sarp yoldaki
- Gül eğelen, sev sevil şen ol ve de ki;
- Hayatın zevkine hiç doyulur mu?
- Sevip sevilmeden hayat olur mu?
- 22 Mayıs 1939 Nişantaşı
-
-
-
-
-
-
-
-
-
|
BU ÇALIŞMA TELİF ESERİDİR İZİN ALMADAN
KULLANMAYINIZ corumlu2000@gmail.com |
Önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız |
Kitap içindekiler bölümüne dönmek için tıklayınız |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR! |
Hazırlayan
Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ
OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR |
|
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL
adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM |
Hukuka, Yasalara,
Telif ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. |
|