Yıl 19 SAYI 219 25 Mayıs 2017 |
|
|
|
|
|
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
DİKKAT ; BU BİLGİLER TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMDEN İZİN ALINMADAN KULLANMAYINIZ! | |
YAZARLARIMIZIN HAYAT HİKAYELERİNE GİTMEK İÇİN TIKLAYARAK GİDİNİZ! |
|
Aşağıdaki dizinler ile tıklayarak üye olmadan sayfalara girebilir ve inceleyebilirsiniz!1 |
|
|
|
|
|
|
|
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR! |
|
|
|
Mahmut Selim GÜRSEL | |
Mahmut Selim GÜRSEL Hayat Hikayesi | |
|
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
Selma GÜRSEL | |
Selma GÜRSEL Hayat Hikayesi | |
|
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Ayşe ÇOBAN | |
Ayşe ÇOBAN Hayat Hikayesi | |
ZELZELE |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Mustafa AKÖZ | |
Mustafa AKÖZ Hayat Hikayesi | |
GÜLÜM |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Adile TÜRKMEN | |
Adile TÜRKMEN Hayat Hikayesi | |
KILIBIK ERKEKLER |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Ahmet CANBABA | |
Ahmet CANBABA Hayat Hikayesi | |
BEN SUSARIM
Babam anam kardaşım Dostlarım merhaba merhaba. Gitsem canım kalır darda. Bir ölecek askerin var Oğlunla gurur duy baba. Ayrılmak ne zormuş sizden. Son bir kere daha sarıl Ardımdan dua et Yalvar Allaha. Anam gardaşım ne olur Bu son deyip sarıl daha Sarıl daha Daha daha çok sımsıkı. Biliyorum sarılmanın Gelmez sonu. El sallamak yaşlı göze. Bunlar giderken söylenen. Ya dönmeyen geliş nasıl. Adım anıldığı anda Bir yıkıma döner her şey Köşe bucak dostlar ağlar. Söylenmemiş sözüm saklı içimde. Söylenmemiş sözüm ağlar Mehmet ağlar satır satır. Hani ağlama demiştim sözlüme. Söz verdi Sözün zoruna. Veda demek bu son mektup Kendini bırakma bana. Susmak demek geleceğe Susmak demek bu son mektup. Birçok Mehmetlere Sıra gelir tükenmez Mehmetler. Makineli ölüm kusar Neler gelmez ki hatıra. Ama en son Kalem susar Ben susarım Hasret susar Ölüme. |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Özgür BİÇER | |
Özgür BİÇER Hayat Hikayesi | |
|
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Hüseyin TAŞKAYA | |
İhsan TAŞKAYA Hayat Hikayesi | |
|
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Erol DUYGUN | |
Erol DUYGUN Hayat Hikayesi | |
BÜLBÜL ÖTMÜYOR (1 EYLÜL İÇİN) Bu nasıl insanlık bu nasıl yaşam. İnsanın insana kini bitmiyor. Bu kadarla kalmaz benim endişem. Sevgi ocağında duman tütmüyor. Dünya barışına vurdular kement Zalimin gönlünde olmaz merhamet. Böyle yaşanıyor gerçek kıyamet. Bağı gülşenimde bülbül ötmüyor. Nice masumların kanı döküldü Sevgi ocağında barış yakıldı Dostluk ormanında fidan yıkıldı. Bir tohum ekmeye gücüm yetmiyor. DUYGUN’iyem bu bağ bu bostan bizim. Barış gelsin artık sana niyazım. Getirmesin bize 1 EYLÜL hüzün Aslanın gönlünde tilki yatmıyor. |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Rıza HARDAL | |
Rıza HARDAL Hayat Hikayesi | |
BU ZAMANIN KIZLARI Bu zamanın kızları Sevdiğine beyim der Eğer canı çekmezse Fırıldak gibi döner Bu zamanın kızları Güzele akıl şaşar Göz ile kaş etmeden Hemen peşine düşer. Bu zamanın kızları Süse püse düşkündür Hemen eyvallah dersen O gün sana küskündür. Bu zamanın kızları Başın kıçını açar Hele gel beri desen O gün bırakır kaçar. Bu zamanın kızları Akortsuzdur sayları Varınca akort tutmaz Utandırır bizleri. RIZA doğruyu söyler İyi kızı met heyler Hepsi bir değildir Hem sever hem sevilir. 05.12,2002 |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Paşa ÇETEN | |
Paşa ÇETEN Hayat Hikayesi | |
AŞKIN DAĞARCIĞINDA Denize dalan yüzünü göstermeyen şanıymış Bu gün hüzün diliyle konuşan sen misin Kor gibi hırsınla balıkları yakarsın Gözyaşımı acıyla kavurup evimi süslersin Ateş gibi gelip canımı elleyen yar mısın Sevginin gözbebeği olan huyla konuşsun Çiçeklerin rengi güneşi söndürmeden Sevgiye giden yolu aklımdan yapsan Güle gül olan hislerimle gelirsin bana Ay ve güneşin ruhundan giyinirsin Hasret nazıyla başıma taç olursun sen Bu mevsimde açan sevda gibi Yeri göğü bir sudan toplayansın Yeryüzünün sevgisi nebiyle süslenir Hakka tapan nurun gelişi sende var Göğün burçlarından inmeyen bayrak sensin Her sözün cennete açılan kapı Ölümün ölümsüzlüğü giydiği yerdeyim Azaldıkça çoğalır sayılar Öldükçe dirilen canlar bilirim Gamdan beslenen baharda Selamsız geçen gün haram bana Yokluğum varlığa yürüyen sevgili Aşkın darağacında canım gözlerini çeker Aşkın darağacında gözlerin canımı çeker Aşkın darağacında canımı gözleri çeker Aşkın darağacında gözlerini canın çeker |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Cuma TÜRKMEN | |
Cuma TÜRKMEN Hayat Hikayesi | |
ŞÜKÜR Çok şukur çekmemi sakın kınama Şu alıp verdiğim nefese yetmez Nakş eylesem bedenime, sinem Kalbimi koruyan kafese yetmez. Kim kime verir ki bunca nimeti Rabb’imin kuluna ikram, hörmeti Bilenler bilir, bilmeyenler kıymeti Kadir, kıymet bilme nakısa yetmez. Emrine amade koskoca âlem Kimseye verme ki acı ve elem Nasıl şükretmez ki Cennette olan Yetmezse o cimri nefise yetmez. Şükür TÜRKMENOĞLU emrine şükür Her işte bir hayır, sırrına yetir Ne verirsen ver de rızana götür Akıl, beyin, şuur, hafıza yetmez. |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Suhubi Ulvi CIRUL | |
Suhubi Ulvi CIRIL Hayat Hikayesi | |
|
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Muhsin AKTAŞ | |
Muhsin AKTAŞ Hayat Hikayesi | |
SANİYELER YORDU SEVDİĞİM Zalim gurbet bizi yine ayırdı Etlerimi kemiğimden sıyırdı Güneş bile kuyruğunu kıvırdı Sensiz saniyeler durdu sevdiğim Saatler özlemi kurşuna dizer Bu ruhum şehrini her gece gezer Kaldırım taşları göğsümü ezer Densiz saniyeler vurdu sevdiğim Aramızda yollar ırayıp durur Bülbülün dilinde nameler kurur Rüzgârlar bağrımı hançerle vurur Dinsiz saniyeler yordu sevdiğim Yıldızların çığlığı geceyi deldi Yatağım çiğ oldu buzlara geldi Sanki tüm yaratık bana bir eldi Dünsüz saniyeler sırdı sevdiğim Ay tutuldu gece boyu ağladı Dalgalar kudurdu taşı dağladı Mizabi hasretle kara bağladı Kansız saniyeler sürdü sevdiğim 16.08.2008 |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Necati ÇAVDAR | |
Necati ÇAVDAR Hayat Hikayesi | |
GİBİ Ne korkunç şeydir; olmak senden uzakta Yalnız başıma o karanlık, ıssız gecelerde Muhtaçken bir ışığa, sen başka yerde Özledim çiçeğin meyveyi özlediği gibi Bölüyor gecenin sessizliğini saatin gongu Bazen çok uzaklardan bir tıkırtı bir gürültü Bazen bir motor sesi, bazen bir tren düdüğü Özledim Ağustos’ta bitkinin yağmuru özlediği gibi Bu dert bunca meşgale, bitmez sıkıntı içinde Benim ve dünyanın ateş içinde olması nafile Senin hayalin, senin gülüşün gözüm önünde Özledim dağların yeşili özlediği gibi Bu sessiz gecelerde yazarken kalemim Söylemez olan dilim, söylerken kelamım Esen rüzgarlardan alır gibiyim selamın Özledim arının çiçeği özlediği gibi |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Serkan ÖKÇE | |
Serkan ÖKÇE Hayat Hikayesi | |
BULUTLARIN KALBİ KIRILINCA Bulutların kalbi kırılıp Kararınca mı yağar yağmur O kadar sinirli o kadar öfkeli Neden yırtıp atmak isterler kalbini Ne söyler bu rüzgar onlara Neydi ki acıları arttırırlar şiddetini Ben de onlar gibi olunca Yüzüm kızarır, Çenem titrer, Neden hep ağlar kafamda ki gözler |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Zeliha GÖK | |
Zeliha GÖK Hayat Hikayesi | |
TANIŞALIM Ölüm bir adım yakınımda bugün Ölsem de kimin umurunda her gün Geçiyor ömrüm her gününde hüzün Gel Azrail gel de tanışalım artık Umutlarım sönmüş bitmiş bugün Bugünlerim düne dönük bitkin her gün Gidiyorum karanlık mabetlere döndüm Gel Azrail gel de tanışalım artık Filizler yeşermiyor ölüyor bugün Hayaller kırılıyor kopuyor her gün Yürekler kanıyor kırmızı bu son gün Gel Azrail gel de tanışalım artık GÖKKIZ deki harap bitap gönlüm Yer kalmadı kimseye şimdi solgun Bir yavrum var anlayın gülgün Gel Azrail gel de tanışalım artık |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Mustafa GÖKGÖZ | |
Mustafa GÖKGÖZ Hayat Hikayesi | |
DENİZ KENARINDA Zemherin soğuğunu dün giyindim sırtıma, Bedenim üşümeyi yokluğunla unuttu, Uzaklardan bir gemi yaklaşırken rıhtıma, Yine aklıma geldin ağlayacağım tuttu. Göz yaşımı akıttım, masmavi dalgalara, Ecel gibi bir rüzgar yanağımı kuruttu, Hıçkırığım aksetti gökteki martılara, Onların çığlığını deli bir rüzgar yuttu. Dalgaların sesinde saba nameler duydum, Sanki ney sesi vardı, sanki çalan bir ut du, Mihrabım diyerek bu namelere uydum, Beni yaşatan işte böylesi bir umuttu. Minarelerden gelen tatlı bir ezan sesi, Duyunca daldığım, bambaşka bir boyuttu, Sağ yanağıma konan perilerin busesi, Şaha kalkan gönlümü bir an için uyuttu. Gözlerimi ufuğun uzaklığına diktim, Gördüğüm şey sadece karanlık bir buluttu, Anladım ki ben bugün dünden daha siliktim, Anladım ki bu dünya kocaman bir tabuttu. |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Mesut ARTAR | |
Mesut ARTAR Hayat Hikayesi | |
HER ŞEY SENDE GİZLİ Yerin seni çektiği kadar ağırsın Kanatların çırpındığı kadar hafif.. Kalbinin attığı kadar canlısın Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç... Sevdiklerin kadar iyisin Nefret ettiklerin kadar kötü.. Ne renk olursa olsun kaşın gözün Karşındakinin gördüğüdür rengin.. Yaşadıklarını kar sayma: Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; Ne kadar yaşarsan yaşa, Sevdiğin kadardır ömrün.. Gülebildiğin kadar mutlusun Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin Sakın bitti sanma her şeyi, Sevdiğin kadar sevileceksin. Güneşin doğuşundadır Doğanın sana verdiği değer Ve karşındakine değer, Verdiğin kadar insansın Bir gün yalan söyleyeceksen eğer Bırak karşındaki sana Güvendiği kadar inansın. Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret Ve sevgiline hasret kaldığın Kadar ona yakınsın Unutma ! Yağmurun yağdığı kadar ıslaksın Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak. Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü. Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin.. İşte budur hayat! İşte budur yaşamak! Bunu hatırladığın kadar yaşarsın Bunu unuttuğunda aldığın Her nefes kadar üşürsün Ve karşındakini Unuttuğun kadar çabuk unutulursun Çiçek sulandığı kadar güzeldir Kuşlar ötebildiği kadar sevimli Bebek ağladığı kadar bebektir Ve her şeyi öğrendiğin kadar Bilirsin bunu da öğren, SEVDİĞİN KADAR SEVİLİRSİN... |
|
Telif Eseridir izinsiz kullanmayınız |
|
|
|
Ömer SEZER | |
Ömer SEZER Hayat Hikayesi | |
NEDEN Hüzünler içimde bir fırtına! estiği kadar! Yalnızlığım kumlarda yazılı baş aşağı ağlayışlar! Bir dalganın sürükleyişinde şimdi onlarda kayboldular! Yaşam içimde soluklandığım kadar! Bir nefesten sebep sadece işte o kadar! Kırık cam parçaları ayağıma batar! Kan revan olsa da hissetmem sızısını! Sadece kırmızı bir boya gibidir gözümün gördüğü kadar! Hayat nasılda kayıp gitmiş ayaklarımın altından! Haberim olmamış sadece günlermiş rutin takvim yapraklarından yırtılan! Birde yırtılmış yüreğim var! Diyorlar ki bu hüzün dolu şiirler niye! Kimse bilmiyor ben hapisim dünya denilen koca kafeste! Sahi yalnız değildir diyorlar hiç kimse ve hiç bir zerre! Peki bu bendeki tek kalmışlık niye! Acılar mıhlansa da insana bir zaman sonra kendiliğinden düşer! Ama bu bendekiler bitmiyor her nedense! Sözlermiş aynası insanın ele veren gözlermiş! Ben ne aptalmışım da hep yanlışmı görmüşüm! Geceymiş düşman olan gündüze! Peki gecedeki bu gündüze kavuşma hasreti niye! Güneşin doğduğu yer kimin kalbinde! Neden hep bozuk pusula bende! Şimdi ağlıyorum göle dönmüş bir ıslaklığın içerisinde! Sadece ıslanmıyorum seninde bunu anlayabildiğin kadar! |
|
YAZARLARIMIZIN HAYAT HİKAYELERİNE GİTMEK İÇİN TIKLAYARAK GİDİNİZ! |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
DİKKAT ; BU BİLGİLER TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMDEN İZİN ALINMADAN KULLANMAYINIZ! | |
YAPTIKLARIM YAPACAKLARIMIN GARANTİSİ ALTINDADIR! | |
1 |
|
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
Hukuka, Yasalara, Telif ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. | |
1 |
|
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM | |
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR! |
|