Hakan ERGÜN İLE BİR RÖPORTAJ
 
Merhabalar.Bu ay
sizlere;kendi çabaları ve girişimleri ile bir ekol olan Barış
Manço’nun yolunda ilerleyen ve onun eserlerini yaşatan genç bir
arkadaşımızı bu söyleşide tanıtmaya çalışacağım:
Mahmut Selim Gürsel:
Hakan Bey! Kaç yılında doğdunuz ve aslen
nerelisiniz ?
Hakan Ergün: Merhabalar. 1978
yılında Üsküdar’da gözlerimi dünyaya açtım ve aslen Malatyalıyım.
Mahmut Selim
Gürsel:Müzik hayatına ne zaman ve nerede başladınız ?
Hakan Ergün:
Müzik yaşamıma 13 sene önce, alanında isim yapmış devlet
sanatçılarından
TSM, THM, Musiki, şan ve solfej eğitimi alarak
başladım. Müzik için benim çocukluk aşkım diyebilirim. Küçük
yaşlardan beri kendimce söyler,yorumlardım. Fakat piyasaya atılmak
aklımda yoktu. Beni müzik alanında ilerlemeye yönlendirenler,
arkadaşlarım ve çevremdeki insanların ısrarları
oldu. Aslında iyi ki de oldu diyebilirim, zorlu
bir yol olduğundan kimsenin şüphesi olmasın, ama işime aşığım.
Mahmut Selim
Gürsel: Topluluğunuz var mı,varsa arkadaşlarınızı kısaca tanıtır
mısınız ?
Hakan Ergün: Sabit bir topluluğum
yok, konserlerde etkinliğin boyutuna göre, dışarıdan müzisyen
arkadaşlarla çalışıyoruz.
Mahmut Selim Gürsel: Sizlerin
ideali olan,kendisini örnek seçtiğiniz sanatçı var mı ?
Hakan Ergün: Elbette. Müziğe beni bu
denli aşık kılan bir isim var elbet. Birçoklarına olduğu gibi bana
da ilham olan isim, Barış Manço. Bizler Barış Manço, Cem Karaca gibi
üstatların müzikleriyle yoğurduk kendi müzik kültürümüzü. Bu isimler
müzik tarihimizde unutulmayacak eserlere imza attılar. Ayrıca Barış
Manço kendisini ifade ederken, müziğin onun için sadece felsefesini
insanlarla paylaşmak için bir araç olduğunu ifade ederdi. Barış
Manço, gerek şarkılarıyla gerek kişiliğiyle birçoğumuza
örnek teşkil ederdi. Onun felsefesi, sevgi ve
barışı dünyaya aşılamak, bu ikisi ile üstesinden gelinemeyecek
problem kalmayacağını insanlara anlatmaktı. Şarkıları dinamik, aynı
eksen etrafında dönmeyen, şimdiki piyasa şarkılar gibi değil, içinde
bir anlam, felsefe barındıran, topluma
ve yaşayışa ışık tutan eserlerdi.
Mahmut Selim Gürsel: Örnek
Seçtiğiniz sanatçının eserlerini okuyor musunuz ?
Hakan Ergün:
Tüm konserlerimde ağırlıklı olarak Barış Manço repertuarı okuyorum.
Bu zaten benim kendime edindiğim misyonun bir parçası. Aslında
parçası demek doğru olmaz, bu misyonun çıkış noktası. Ancak bu
noktada zorlandığımız zamanlar oluyor. Bazı insanlar derinlemesine
incelemeden, kendilerince haklı olarak benim bu
ismi basamak olarak kullandığım fikrine varıyorlar. Ancak 6 sene
içerisinde yaptığımız çalışmalar incelenirse, nerede hangi
organizasyonda nasıl bir emek
sarfettiğimi, bunun karşılığında bir talebim olup
olmadığını,organizasyonların bağımsız ve tarafsızlığını
görebilirler. Bugüne kadar düzenlenen organizasyonlara katılım
göstermenin yanısıra, kendimiz de
arkadaşlarımız ile okullarda bu tip etkinlikler
düzenleyerek, bizim kadar şanslı olmayan yeni nesillere, Barış Manço
gibi bir üstadı tanıtmak, şarkılarını sevdirmek, felsefesini
aşılamak için halen yoğun çaba
göstermekteyiz. Tek sitem etmek istediğim nokta
şu ki, insanlar Barış Manço, Cem Karaca gibi üstadların isimlerini
yaşatmak, unutturmamak için çok da çaba sarfetmiyor açıkçası; ancak
unutturmamaya çalışanlara engel olmasınlar.
Mahmut Selim Gürsel:Üretenlerin
eserleri hepsi aynı ayarda ve sevgi ile anılır,sizin kendinize ait
öne çıkan bir çalışmanız var mı,ayrıca parçalarını zevkle okuduğunu
sanatçının en sevdiğiniz parçası hangisi?
Hakan Ergün: Parçalarımın
sesimi iyi yansıttığını düşünüyorum. Emekte zaten ayımcılık
yapamıyor insan, hele ki emeğini duyguyla üretiyorsa. Ancak ben
değerlendirmelerimi, hangi parçada sesimi ne kadar verimli
kullanabildiğime göre yapıyorum. Buna göre beni en iyi yansıtan
parçamın “Son Veda” olduğunu düşünüyorum.
Mahmut Selim Gürsel: Bildiğim
kadar ilk topluluk olarak ilk konserinizi hatırlıyor musunuz ?
Hakan Ergün: Elbette. Kadıköy
meydanında düzenlenen Barış Manço doğum günü kutlaması ve yine Barış
Manço’nun evinin balkonunda verdiğim konser, sahne hayatımın en
unutulmaz ilklerindendi.
Mahmut Selim Gürsel: Bu söyleşi 15
Mayısta Çorumlu 2000 Sanal dergimde yayınlanacak,bu tarih hesabı ile
en son katıldığınız etkinlik hangisidir?
Hakan Ergün: En son Kadıköy’de,
Engelliler haftası kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte Yılmaz
Morgül ile aynı sahneyi paylaştım.
Mahmut Selim Gürsel:albüm
çalışmanız var mı;yakında albüm çalışması yapacakmısınız ?
Hakan Ergün: Şu an parçaların
kayıtları bitmek üzere. Kendi imkanlarımızla ilerleyebildiğimiz
kadar ilerliyoruz; ancak bu çalışmanın bir albüm içerisinde müzik
marketlerde, raflarda yerini alabilmesi için sponsor desteğine
ihtiyaç duymaktayız. Her şey neredeyse hazır gibi, bizler de
heyecanla bekliyoruz.
Mahmut Selim Gürsel: Albüm
çalışması yapacaksanız hangi parçalara ağırlık vereceksiniz ?
Hakan Ergün: Anadolu Rock soundunda,
kültürel motifleri modern kalıplar içersinde barındıran, güzel
mesajlar taşıyan bir albüm hazırlıyoruz. Burada amaç şöhret olup
ekranlarda görünmekten ziyade, insanlara müzikal anlamda kalıcı
lezzetler bırakmak. Bizler de parçalarımızı ve soundumuzu buna göre
belirliyoruz.
Mahmut Selim Gürsel: Size göre
sanatkar olmanın sırrı nedir ?
Hakan Ergün: Sanat, sanatçının
duygularını estetik kalıplarla geniş kitlelere ulaştırma biçimidir.
Buna göre sanatçı olmanın sırrı, bence duygudur.
Mahmut Selim Gürsel:Yine size göre
sanatçı olmanın en zor zamanı ne zamandır ?
Hakan Ergün: Zor diye bir şey yok
aslında. Bu işe aşık olmayan, üstesinden gelemez, fazlasıyla
yıpranır, ancak sanatına aşk ile bağlı insan bu zorlukları görmezden
gelebilir. Bu nedenle ben kendi açımdan zor diye bir şeye
inanmıyorum. Sabır...
Mahmut Selim
Gürsel: Bildiğim kadar Internet teknolojinden faydalanmayı
biliyorsunuz;siteniz var mı ?e-postanız var mı,e-postanıza ne
sıklıkla e postası geliyor,sakıncası yoksa cevaplar mısınız ?
Hakan Ergün: bir websitem var ve e-posta hesabı olarak
hakan@hakanErgün.com kullanmaktayım. E-posta trafiğim
oldukça yoğun. Günde en az on defa kontrol etmem gerekebiliyor.
Zaten internet günümüzde olmazsa olmaz denilecek bir teknoloji, bir
yayın organı. Ben de websitem vasıtasıyla çok güzel insanlarla
tanışıyor, geniş kitlelere ulaşıyor, güzel paylaşımlarda
bulunuyorum.
Mahmut Selim Gürsel:Belli
olmaz;eğer sizi ÇORUM’A davet eden birileri çıkarsa bu davete
grubunuzla gelmeyi düşünür müsünüz?
Hakan Ergün: Tabi ki. Müziğin ve
paylaşımın olduğu her yerde bizler de varız. Zaten bunun için yola
çıkmadık mı?
Mahmut Selim Gürsel:
Teşekkürler Hakan. Son olarak okuyucularımıza iletmek istediğiniz
birşeyler var mı?
Hakan ERGÜN:İnsanlar
müzik anlamında taleplerinin çizgisini yükseltmeli diye düşünüyorum.
Ve Barış Manço, Cem Karaca gibi Zeki Müren gibi ve ismini burada
telafuz edemediğimiz, Kültürümüze büyük imzalar atan ustalarımızı ve
eserlerini unutmamalı, yeni kuşaklara bir şekilde aktarmalı diyorum.
Buna ek olarak Lütfen incelemeden, anlamadan dinlemeden kimseye sert
eleştirilerde bulunmayın, çünkü o insanlar, birçoğunuzun üşendiği
şeyleri gerçekleştirmeye canla baş koymuş olabilirler.
Mahmut Selim Gürsel:Bu söyleşi
için teşekkür eder çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Hakan Ergün: Bu keyifli sohbet için
ben teşekkür eder, başarılarınızın devamını dilerim.
|