Hazırlayan  Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com

SARI ÇİĞDEM ŞİİR DEFTERİNE GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ

 
Mahmut Selim GÜRSEL NEDEN DALGALANMIYORSUN BAYRAĞIM!
Mehmet KARADAĞ AĞLAMA GÜZEL AĞLAMA
Muhsin AKTAŞ GELDİ YÜCE MUHAMMED
Orhan AFACAN TERÖRİSTE AĞLAMAM AĞLAYAMAM!
Rıza HARDAL  “BU VATAN BÖLÜNMEZ; ŞEHİTLER ÖLMEZ! ”
Üzeyir Lokman ÇAYCI SİYAH ÇELİŞKİLER

 

 01  SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Mahmut Selim GÜRSEL
Mahmut Selim GÜRSEL Hayat Hikayesi
NEDEN DALGALANMIYORSUN BAYRAĞIM!
Ey Bayrağım!
Neden dalgalanmıyorsun?
Küstün mü yoksa bize?
Sana sahip olmamamıza darıldın mı?
Yoksa başkaları senin sever gözüktüğünü gördün de;
Neden yalan söylüyor bu ve buna benzerler deyip de,
ATATÜRK’ÜN arkasında durduğunu bize göstererek,
Darıldın mı bayrak direğinde sessiz ve küskün!
Darılma EY ŞANLI BAYRAĞIM!
Küsme bize ne olur dalgalar ŞANINLA ŞEREFİNLE!
Sana uzanan eller muhakkak bir gün kırılacaklar,
Seni kendilerine basamak yapmak isteyenler;
Elbet bir gün ORTADA OLMAYACAKLAR!
Adları sanları silinecek tarih sayfalarından!
Gelecek kuşaklar tanımayacaklar bile onları!
Ne olur DALGALAN EY NAZLI BAYRAĞIM!
Türk doğdum: seninle bu dünyadan bulunacağım!
Vatanımın sensiz olmaz inan bütün günleri;
Ey Bayrağım!
Ne olur çehreni asma ATATÜRK’ÜN ardında;
Bak bu ihtiyar böyle söylüyor inanarak;
Senin gülmeni istiyorum TÜRK’ÜM diyerek;
Ne olur dalgalan ey es güzel rüzgâr Rabbimin izni ile.
Dalgalandığını göreyim Atamın arkasındaki bayrağımı,
Bir rüzgar ensemi sıyırdı serin ve sessizce;
İşte dalgalandın Bayrağım belki de bu ihtiyarın dileği ile!
07/04/2015 Çorum 17,05

Bir Sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız

 02  SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Mehmet KARADAĞ
Mehmet KARADAĞ Hayat Hikayesi
AĞLAMA GÜZEL AĞLAMA
Geliyor düğün kınası
Ağlama güzel ağlama
Yaşlı gelin kız anası
Ağlama güzel ağlama.
 
Bülbül konar gül dalına
Ağlama yarim ağlama
Gidersin damat yanına
Ağlama güzel ağlama.

Gelin kızlar kurun halayı
Ağlama güzel ağlama
Sanmayın hasret çok kolay
Ağlama güzel ağlama.
 
Yar buna can mı dayanır
Ağlama güzel ağlama
Damat giyer şık dolanır
Ağlama güzel ağlama.
 
KARADAĞ halay hocası
Ağlama güzel ağlama
Güzel nediğin yanması
Ağlama güzel ağlama
11/09/1980 Eşimle evlilik eserimdir.

Bir Sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız

  03 SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Muhsin AKTAŞ
Muhsin AKTAŞ Hayat Hikayesi
GELDİ YÜCE MUHAMMED
Tüm kitaplar bildirmiş mutlak gelecek idi
Aklı başında olan onu bilecek idi
Kurtuluş reçetesi onda olacak idi
Müjdeleri vererek geldi yüce Muhammed

Yeni belirmiş idi Âmine’nin rahminde
Bilginler yanılmamış yaptıkları tahminde
Müşrikler haklı idi iç donduran vehminde
Karanlığı yararak geldi yüce Muhammed

Sarayın direkleri gelişi ile çöktü
Putperestin anlında korku şimşeği çaktı
Zulme uğrayan millet derinden bir oh çekti
Tüm putları kırarak geldi yüce Muhammed

Küçücük çocuk idi hiçbir putu sevmedi
Ne yaparsa yapsınlar zalimi hiç övmedi
Tutup ışık yakmadan karanlığa sövmedi
Güzellikler dererek geldi yüce Muhammed

Annenin memesinden emerken taze sütü
Kız deyip de toprağa yatardı körpe eti
Geldi de bu zulmete dur dedi çekti seti
Merhameti sererek geldi yüce Muhammed

Hıra dağında geldi oku diye ilk emir
Kutsal ayet önünde peygamber oldu kömür
Eridi karşısında yüreklerdeki demir
İlmi öne sürerek geldi yüce Muhammed

Zalimler saldırdılar korkup kaçar sandılar
Zaman geldi birçoğu hak tebliğe döndüler
Israr eden kâfirler kireç gibi söndüler
Zulme hesap sorarak geldi yüce Muhammed

Sahabeler ardında etten duvarlar ördü
Ehli beyti Âliyi dizi dibinde gördü
Vahyin inceliğini ilk önce ona verdi
Kalbe ilim örerek geldi yüce Muhammed

Zalimlerin zulmüne göğsü serip yattılar
Uhud, Hendek, bedirde birçok savaş ettiler
Çoğu ashap dünyadan şehit olup gittiler
Çok acılar görerek geldi yüce Muhammed

Mizabiye semadan ilim irfan getirdi
Son veda hutbesiyle tebliğini bitirdi
Ümmete şefaati mahşer için götürdü
Canı hakka sürerek gitti yüce Muhammed
09.09.2008
 

Bir Sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız

  04 SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Orhan AFACAN
Orhan AFACAN Hayat Hikayesi
TERÖRİSTE AĞLAMAM AĞLAYAMAM!
Molotof elinde, maske yüzünde 
Okulu yakacak ilk hamlesinde. 
Güç bulur canavar ruhu hüzünde 
Modern Neron okul içerisinde.
Anne, baba evde mutlu, huzurlu 
Okulda diye, çocuk sınıfta. 
Öğrettiğiyle öğretmen gururlu 
Çocuklar sevinçten uçuk sınıfta.
Yeni eğitim yılı, yeni hayat 
Birde ile atanan yeni görevli.. 
Ezber bozdurdu verdiği beyanat 
Memurdan farklı siyasetçi hali.
Ağlamak insanlıkmış teröriste 
Ağlamayan kişiye, ne dersen de.. 
Tutulmuş akılla, vicdan bu histe 
Ağlamak az; uğruna can ver, sende.
Görevin teröristle mücadele 
Ne diyeceksin göreve gidene.? 
O, seni öldürsün sen bir dur hele 
“Şehit” der misin, görevde ölene..?
Terörist tutuldu, enterne eyle 
İstihbarat jargonu ellerinde. 
Devletsin, yetkilisin bundan böyle 
Bu testi kırılır bir dahakinde..
Sonradan öğrendim öz geçmişini 
Hatırlattı mesleki çok anımı. 
Duyunca haine iç çekişini 
Kalmamış şahsında polis tanımı.
Öğretmenden gelen bir müdahale 
Dönmedi sınıflar alev topuna. 
Nasıl getirilmiş gençler bu hale 
Ağlamak, sevinmek, ne lazım buna..?
Küçük görünümde büyük cesaret 
Tabanına kuvvet, eylem yerine. 
Göz perdeli, kalp öfkeye esaret 
Molotof elinde kalem yerine..
Eylemde adamdır, çocuk yargıda 
Ceza indiriminde ajitasyon. 
Yüzünde utanca, poşu sargıda 
Eylemden tesirli halkta sansasyon.
Dağda değil terörist, evde ölse 
Üzülmem, ağlamam, ağlayamam. 
Öz eleştiri denilen özelse 
İnsanlığı böyle kıyaslayamam.
Anında değişir Gündem Ülkemde. 
Oluşturulmak istenen bir kaos. 
Sabrım, metanetim tecrübemde 
Her girişimin sonu hep çıkar fos
 

Bir Sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız

 

  05SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Rıza HARDAL
Rıza HARDAL Hayat Hikayesi
“BU VATAN BÖLÜNMEZ; ŞEHİTLER ÖLMEZ! ”
Oğlum Şehit diye ağlama anne !
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
Göksün vurup ciğer dağlama baba!
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
 
Vatana göz diken alçak insanın,
Ne namusu vardır ne de ki arı,
Kanı yerde kalmaz Mehmetçiklerin,
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
 
Dedenden, babandan bizlere kalmış,
Nice zorluklara atalar almış,
Lozan’da İnönü sınırı çizmiş,
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”

Size sesleniyorum Ey Türk Milleti!
Aradan kaldırın kini, illeti,
Kimse deviremez cumhuriyeti
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
 
Ben bir garibanım birliğe işim,
Ne ekmeğim vardır, ne tatlı aşım.
Ölende, öldürülen hepsi soydaşım,
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
 
Bu vatan bütündür asla bölünmez
Alnına yazılan yazı silinmez
Yeri Cennet âlâ Mehmetçik ölmez
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
 
RIZA diyor yetmiş üç milyona sözüm
Yas tutmuş tellerim çalmıyor sazım
Sağduyulu olun oğlum ve kızım
“Bu Vatan Bölünmez Şehitler Ölmez! ”
25,10,2007

Bir Sonraki sayfaya gitmek için tıklayınız

 06 SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız
Üzeyir Lokman ÇAYCI
Üzeyir Lokman ÇAYCI Hayat Hikayesi
SİYAH ÇELİŞKİLER
Boşuna atma havanı
Toz pembe değil meydanlar
Gün gelir yukarılardan tükürürsün
Gün gelir
Yerlerde sürünürsün.

Böbürlenmeye değmez ki hayat
Biri bir şeyler yer
Düşünürsün
Biri bir şeyler der,
Üzülürsün...

Daha fazla vakit kaybetmeden
Çuvalın ağzını aç
Rahmetli anan
Nasihatle doldursun…

Anlayana yerinde bir söz
Çok tesirli bir ilaç
İlim… irfan
İnsanın başında bir taç…
Değilse bakış ile dövülürsün…

Değirmene giden unlanır
Düğün yerinde
Göbek atan pullanır
Akılsızı

Kim olursa olsun kullanır…
Benden söylemesi :
Uyanık dur...
Gözlerini iyi aç!
Paris, 13.09.2005

 

 SAYFA BAŞINA GİTMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR!

Hazırlayan  Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR
 
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM
 Hukuka, Yasalara, Telif  ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.

14 Haziran 2015 SARI ÇİĞDEM ŞİİR DEFTERİ Sayı 160