|
|
|
|
|
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Ahmet CANBABA | |
Ahmet CANBABA Hayat Hikayesi | |
OYYY DEME OY İSTEME Deme niçin? Anlıyorsunuz Bilinçsiz bir ölüm için Tekrar dön işsizliğine. Sana arka çıkanlar Elinden tutarlar belki. Süzülüp imbiğinden geçerken Hayatın, Her gülüşüne Bir kıvılcım tütsülenir. Yaşamı borç bil. Acısını yaşayıp Gözlerinin içine sokulurcasına Köle pazarının hazırlıklarında Saldırgan yüzleri Vampir çığlıklarının. Sen hayatını koyarsan Koy Bir hırka Bir lokma ya. Un Sabun Pirinç yağ Peşinden |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Mahmut Selim GÜRSEL | |
Mahmut Selim GÜRSEL Hayat Hikayesi | |
DAĞLARA SESLENİŞ Ulu başları karlı dağlar, Sizin de bir derdiniz var mı? Yaşayan insanlar gibi Sizinde bir dostunuz var mı? Çınar dikili eteklerin, Bir gün kesilir elbet senin. Bu kesilen nefeslerin, Acısı de sizde var mı? Bizler geldik bu dünyaya, Rabb’i sena ve anmaya, Size ulu dağlar dedik, Rabb’imizin ol emriyle. 30 Ağustos 2001 |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Mustafa AKÖZ | |
Mustafa AKÖZ Hayat Hikayesi | |
MEZAR TAŞI Bir yazı yazın ki mezar taşıma, Bu dünyada neler geldi garip başıma, Acımadı felek bu genç yaşıma, Okuyan bunları bilsin diye yazsınlar. Bu genç yaşında toprağa düştü, Baharı görmeden yaz gelip geçti, Felek tırpan aldı,sinemde biçti, Felekten dersini aldı diye yazdılar. Yine bir yel esti soğuktan,serinden. Yaralarım sızlıyor yürekten derinden, Kader attı beni yurdumdan yerimden, Vatana hasret öldü diye yazsınlar. Şu yalan dünyası hep karanlıktı, Dünya onun için boş bir samanlıktı. Hayat meydanı tozluk dumanlıktı, Dünyayı hep böyle gördü diye yazsınlar. Vasiyetim,mezarım bir yükseğe kazılsın, Doğduğum,öldüğüm tárih üstüne yazımısın, Okuyan MUSTAFA AKÖZ DEN ibret alsın, Hayatın baharında soldu diye yazsınlar. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Nihat İNCE | |
Nihat İNCE Hayat Hikayesi | |
İSTERİM Bu güzelim güzel yurdu Mürevveh görmek isterim Güzel yurdun insanlarıyla Hep kardeş olmak isterim. Türk’ün büyük ünlerini Sevgiyle saygı günlerini Sevgi kokan güllerini Beraber dermek isterim.
Büyüğüne saygı duymayı |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Özgür BİÇER | |
Özgür BİÇER Hayat Hikayesi | |
YAR AĞLASAM DİZİNDE YAR! Gökkuşağına bildik bir renk katamasam da, Ufak çocuklara Uçurtma, uçurtma dörtlükler yazsam. Köhneliğini yutup yalnızlığın, Dökülsem gecelerine Biraz önce ki göz yaşlarım gibi… Küçümsensem, Hor görülsem, Ah ne yapsam, Ne etsem bilmiyorum Sana düşman mı görünsem. Yar! Ağlasam dizinde, Bırak sel olsun göz yaşlarım, Kuvvetsizliğim katmerdensin, Biraz soluklanıp, Kemendimi vurayım, Kuzgunların ihtiyar gecelerine, Yar, ağlasam dizinde. 26.06.1998 21:08 ÇORUM. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Sakin KARAKAŞ | |
Sakin KARAKAŞ Hayat Hikayesi | |
YAR GELİR Osmancık'ta mevsim bahara çıkar, Gemici'den kara gözlü yar gelir. Mor dağlarım yüreğime göz kırpar. Kızlarına biraz eda, naz gelir. Kaleden bakınca Kızılırmağa; Gör; ufuklardan başlar kıvrılmağa. Serpilmiş kent ayak uydurmuş çağa. Köprüsünden bir edalı kız gelir. Sevdası Aslı'dan,gülüşü Leyla. Kaşlar hilali , kavuşuyor Ay'la Gözler bir umut;bir umman bir derya Bu dizeler cemaline az gelir. Kalenin burçlarından bir göz atsam. Sırılsıklam yağmuruyla ıslansam. Yaylalarda gece yatıya kalsam. Aşkı vurur şu dilime söz gelir. Yaz gelip de Düztepe'ye çıkınca Çiseleyip ince yağmur yağınca Ebemkuşağına doğru bakınca Ortasından al yanaklı yar gelir. Sıradağlar dolanır etrafından. Fındıcak'tan, İnegöl'den, Çal'ından. Sevenleri anlar ancak dilinden. Yaz gelince Kamil köyden nar gelir Zemheri de Taşkesen'den rüzgar eser. Kısa gündür çarçabuk gelip geçer. Beyaz örtü ile olur şaheser. Çaldağı'ndan ince ince kar gelir. Dutludere'de bir kıpırtı başlar. Bir ihtiyar bahçelerde dut aşlar. İklime aşıktır orada kuşlar. Aman aman nazar değer göz gelir. "Yaprağçi" yedim bir güzel elinden Adın düşmez ozanların dilinden. Serin rüzgar esince Gökbel'inden. İnal'dan kebab,Kargı'dan kiraz gelir.. Şöyle bir göz at; etrafı seyreyle. Cevizlerin dibinde vakit eyle. Çavuş üzümüne de selam söyle. Bağlarında bülbül öter yaz gelir. Çarşı ortası bir ihtiyar çınar. Yusufçuk kuşlar dallarına konar. Kanat çırpar, ürperir sevda sunar. Aşkı bitmez alevlenir güz gelir. Zahmetle yapılır "Irgat böreği" Haşhaşlıdır Çam pınar'ın çöreği Boş kalmıyor pidecinin küreği. Bir tadınca damaklara haz gelir. Yakamozlar pırıldayıp göz kırpar. Güvercinler köprüden kanat çırpar. Gerdanına bir altın kolye takar. Pirnçkent'ten ayrı kalmak zor gelir "Güneşin Kenti" de adını sen koy. Pirinçkale, Pirinçkent adına doy. Ozanım; ektiğin büyüsün boy boy Ayrı düşme yüreğine kor gelir. Gemici'nin manzarası yeşilden Ozanların şiirleri güzelden Hazan vakti yollar süslü gazelden. Yüreğime sevdan vurur haz gelir Tekaltı, Aşağı Orman, Çengele. Çeltiklerin kurusun savur hele. Haydi tutun, kenetlenin el ele Tek yürek ol. Tüm engeller vız gelir. Baş pınar'dan,Çam pınar'dan, Konduk tan Çeyiz gibi dizelesen sandıktan KARAKAŞ'IM, O belde de doğduktan, Kıskansınlar; sivri sinek saz gelir. |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Sevim HARDAL | |
Sevim HARDAL Hayat Hikayesi | |
ET Yüce Allah’ım şu karanlık yolları Bizi sana ulaştıran yollar et! İhtirasla kilitlenmiş kolları Birbirini kucaklayan kollar et! Muhabbetin gönlümüzde hız olsun Önümüzde uçurumlar düz olsun Yolumuzda dikenleri gül olsun Gittiğimiz sana giden yollar et! Şu dağların eteğine yaslansam, Deli gönül gafletlerden uslansan Demir döküm olam, olam paslasam Çelik gibi kalaylanmış taslar et! Bu dünyada ayağıma nal oldum Yanlış gidenlere doğru yol oldum Bazı insanoğlu, bazı mal oldum Beni burada tatlı tatlı diller et! Yağmur yağar derecikler sel alır Rüzgar gelir gazelciği yel alır SEVİM gider adı dünyada kalır Has bahçe içinde taze güller et! 15,12,1989 Çorum |
|
Bir önceki Sayfaya gitmek için tıklayınız | |
Şükrü GÜLTEPE | |
Şükrü GÜLTEPE Hayat Hikayesi | |
HOŞ GELDİN RAMAZAN Gönüllerin dermanısın İnançların fermanısın Hayallerin armağanısın On bir ayın sultanısın Niyet edip kalkacaksın Orucunu tutacaksın Dua ile yatacaksın On bir ayın sultanısın Senin rızkın ile kandım Cümle gafletlere daldım Mis kokulu amber sandım On bir ayın sultanısın Ezanların okunacak Kandil mumlar yakılacak Gerçek dostlar bilinecek On bir ayın sultanısın On bir ayda gelir geçer Alemlere koku saçan Davul çalar,uyku kaçar On bir ayın sultanısın Tanrımıza kavuşalım Gerçek yolda buluşalım Kırgın isek barışalım On bir ayın sultanısın Vakit gelir oruç açar Gençlik geçer,ömür uçar Sağlık bir ol tren kaçar On bir ayın sultanısın Bu dünyadan göçeceğiz Kefen gömlek biçeceğiz Tabut ile uçacağız On bir ayın sultanısın Adem Baba, Havva Ana, Günahlarım kaba, kaba Kıble yöne eyle eda On bir ayın sultanısın Bahar gözüm görmez oldu Yazar elim yazmaz oldu Seven dostlar sevmez oldu On bir ayın sultanısın GÜLTEPE der özüm hastır Ben söylerim sözüm paktır Günahlarım sevaptan çoktur On bir ayın sultanısın 24.11.2000 |
|
BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR! |
|
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi corumlu2000@gmail.com |
|
DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR | |
|
|
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM | |
Hukuka, Yasalara, Telif ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. | |