|
34. İnkâr edenlere, ateşe sunulacakları gün: Nasıl, bu gerçek değil
miymiş? denildiğinde: Evet, Rabbimize andolsun ki gerçekmiş, derler.
Allah: Öyleyse inkâr etmenizden dolayı azabı tadın! der.
35. O halde (Resûlum), peygamberlerden azim sahibi olanların
sabrettiği gibi sen de sabret. Onlar hakkında acele etme, onlar
vâdedildikleri azabı gördükleri gün sanki dünyada sadece gündüzün
bir saati kadar kaldıklarını sanırlar. Bu, bir tebliğdir. Yoldan
çıkmış topluluklardan başkası helâk edilir mi hiç!
|
|
Bismillâhirrahmânirrahîm
34. Ve yevme yuradullezıne keferu alen nar leyse haza bil hakk kalu bela
ve rabbinakale fe zukul azabe bi ma küntüm tekfürun
35. Fasbir kema sabera ülül azmi miner rusüli ve la testacil lehüm ke
ennehüm yevme yeravne ma yuadune lem yelbesu illa saatem min nehar belağ
fe hel yühlekü illel kavmül fasikun
|