DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

Hazırlayan  Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com

 

İÇİNDEKİLER
Mahmut Selim GÜRSEL TAKDİM
Hayat Hikayesi
ÇORUM DİNLENTİSİ
KİMDİ BU
CUMHURİYET VE ATATÜRK
BEN KANIRIM
BAŞ ÖĞRETMEN ATATÜRK
ATAM
SABAHI YAKALAMAK
BEN CUMHURİYET ÇOCUĞUYUM
YENİ DOĞAN BİR ÇOCUĞUN ADI
BUGÜN
CİNAYET ZANLISININ İTİRAFLARI
SEVMENİN SINIRSIZLIĞI
GETİRİN
HEYECANLARI KAYBOLMUŞ YÜREKLER
BİR ÇOCUĞUN AĞIDIDIR...
AYRILIK VAKTİ
ORMAN
KAYBOLAN KENT
ÖĞRETMENİM
ÖRETMENİM I
YİRMİ ÜÇ NİSAN
TANIDINIZ MI?
ŞİİR OKUDUĞUM ZAMAN
ACININ RENGİ
BAHAR
ÇATAK
BİR ŞİİRDİR YAŞAMAK
YENİ GÜNÜN TÜRKÜSÜ
ÇEVRE VE BİZ
GELDİM
SEVMEK
SUS DEDİ ANSIZIN! DİNLE GECEYİ
ALABİLDİĞİNE..
YÜREĞİNİ SICAK TUT
AH SEVDA AH !
YAŞIYORSUN
SANA YAZILMIŞ BİR ŞİİR
SEVİYORUM
YAKARIŞ
KRALLAR ÜLKESİ
GÖTÜRÜN
SEVDA GÜVERCİNİ
KOD ADI NEHİR
VURDULAR
YİNE Mİ ?
BEYAZ YÜZLÜ HIRSIZ
ZAMAN TÜNELİ
GECENİN KEYFİ

 
 
Çalışma TELİF ESERİDİR izin almadan kullanmayınız!
Hazırlayan Mahmut Selim GÜRSEL
corumlu2000@gmail.com
Sitemiz ve yazarlarımız;hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.

 01

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

KİTAP ismi  Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

TAKDİM           

Bir kitabın doğması, o kitabı yazmaya kalkan kişinin amacına ve bilgi birikimine göre değerlendirilmesi uygun olarak görülmelidir.

            Elinizde bulunan bu çalışmanın sizlere ulaşması için günlerini veren bu çabası için şükranlarımı sunarken, bu çalışmada da benim ufacık bir katkımın da bulunması beni bahtiyar etmiştir.

            Bu çalışma ile sizlerde bazı bilgileri edinmiş ve faydalanmış olarak uzun yılların birikimlerinden aydınlanacağınızı göreceksiniz.

            Bilgi; yazılmadıkça kaybolmaya açık birikimlerdir. Her insan bir kitaptır; onu okumamız gereklidir.

            Tanımadığımız ve anlamadığımız kişiler hakkında nasıl kararlar veremezsek; bir çalışmayı da incelemeden, okumadan karar veremeyiz. 

Mahmut Selim GÜRSEL

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 02

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

Erman YILDIRIM
1982  yılında  Çorum'da doğmuşum. İlkokulu Çorum Albayrak ilkokulunda bitirdim. Orta okul  öğrenimimi ise  Eti  Orta  okulunda  tamamladım. Meslek Lisesi sınavlarına girerek Çorum Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümünü kazandım. Şu anda Elektrik  Bölümü mezunuyum ve yüksek öğretime   hazırlanmaktayım. 
İlk okul sıralarında mühendis olmayı isterdim. Bu hayalimi gerçekleştirmeye çalışıyorum.   Yazı, şiir yazmaya vb. alanlara dedem İsmail Pamuk 'tan esinlenerek bu hobilerimi geliştirdim. Dedemle sanat toplantılarına katılırdım, radyolara,  gazetelere  giderdim.  Tabi ki hoşlandığım için beni sanat çevresi Makale, şiir, hikaye yazma ya yöneltti.  İlk yazım değil de  ilk şiirim Çorum'un yerel radyosu Radyo Merhaba da yayımlandı. 24 Kasım 1994 tarihinde. Daha sonra gazete ve dergilerde.Bir genç olarak en büyük idealim, gelecek te iyi bir eğitimci, yazar ve şair olmaktır. Ve büyük önder Atatürk'ün çizgisinde gelecek kuşaklara şiirlerimle, yazılarımla yön vereceğim. 
Mayıs 1999  tarihli  " Bir Şiirdir Yaşamak " adlı bir kitabım. Beş yıllık çalışmanın ürünü. Sevgi,  barış,  yaşama  sevinci  ve  Atatürk konularını işlediğim bu  ilk yapıtım hoş karşılandı. Hikaye ve şiir dallarında  yazı  yazıyorum. Yerel gazetelerde yayımlanmaktadır. 
Bu vesileyle Çorumlu 2OOO uzun ömürler dilerim. 
Saygılarımla....   Yayınevimizin  basılmış ve sanal yayınlanmış dergilerinde yazıları bulunmaktadır.

 

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 03

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ÇORUM DİNLENTİSİ
Sırtını dayamış Kösedağı’na
Çiğdemler mor sümbüller var burada
Tarihi dayanır Hitit çağına
Doğa harikası güzel Çorum‘un

Bahçelerinde gezip çiçekler toplarım
Elmanın,armudun tadına bakarım
Nergisini gülünü çiçeğini toplarım
Mısradasın dildesin güzel Çorum’um

Ağustosta Kuşsaray’ın çıkayım
Yorulmuşum yelli gedikte soluklanayım
Kel Ahlata sırtımı dayayım
İhvanların yatağı güzel Çorum’u

Sıklık Boğazında Çomara geçeyim
Kaymakçıda hele bir dinleneyim
Yaylasına dertlerimi dökeyim
Özümdesin gözümde güzel Çorum’um

Çorum; kültürün bambaşka
Şair, yazar yetiştiriyor yurda
Sanayide hedefi atom çağına
Gönlümdesin yüreğimdesin güzel Çorum’um
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 04

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

KİMDİ BU
Devrimleri vardı insanları eğiten
Onlara daima yol gösteren
Tanıdınız mı bu şahsı bilmem
Kimdi bu acaba kimdi

Yenilikte ilk adımı atmıştı
Çağdaş uygar bir insandı
Önder bir kişiliği vardı
Kimdi acaba kimdi

Onun sayesinde ilerlemişti Türkiye
Parlak adımlarla geleceğe
Gidiyor Türkiye hep ileriye
Kimdi bu kimdi

Vatanı için çalışmıştı
Yurt savunmasında kendini kanıtlamıştı
Geleceğimi aydınlatmıştı
Kimdi bu kimdi

Ülkesini deli gibi severdi
Barıştı,dostluktu yücelikti
Bir insan için her şey demekti
Kim olacak MUSTAFA KEMAL’Dİ

Deniz mavisiydi gözlerin
Altın sarısıydı saçların
Çiçeği,gülüsün vatanın
Yüce insansın ATATÜRK

Elimdedir resmin
Yüreğimdedir ismin
Beynimdeki fikrin
Öndersin ATATÜRK

Yurdumu sen yücelttin
Ulusuma can verdin
Barışı dostluğu öğrettin
Lidersin ATATÜRK

Hecelediğim yazıda
Nefeslediğim havada
Çölde kırda dağda
Seni gördüm ATATÜRK

Taşımda toprağımda
Şu ağaç yaprağında
Bu cesette, bu canda
Sen varsın ATATÜRK

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 05

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

CUMHURİYET VE ATATÜRK
Evet evet bu Cumhuriyet’ti
Bir haykırınca dağları inleten
İnsanlara umut veren
Halkın yüzünü güldüren
Cumhuriyet’ti Cumhuriyet

Ben halkım diyen
Kırdaki çiçeği incitmeyen
Ülkemizi her yanını seven
Cumhuriyet’ti Cumhuriyet

Bu eser Atatürk’ün
Çabasıyla kuruldu bugün
Bugün bayramı her Türkün

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 06

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BEN TANIRIM
Ben tanırım bu sesi
Bu Cumhuriyetin sesi
Ulusal egemenlik
Ve özgürlüğün temeli.
 
Ben tanırım bu sesi
Bu laikliğin sesi
Baskı korku yok
Bu vicdanın sesi.
 
Ben tanırım bu sesi
Bu Halkçılığın sesi
İnsan unsurunu meydana getirilen
Hak hukuk adalet sistemi

Ben tanırım bu sesi
Bu Milli dayanışmanın sesi
Dil,kültür,sanat birliği
Onu yüceltmek demek

Ben tanırım bu sesi
Bu Devletçiliğin sesi
Kalkınmada izlenecek yol
Sosyal devlet bilinci
 
Ben tanırım bu sesi
Bu yeniliğin sesi
Geri kalmışlıktan kurtulup
Çağdaş yeni bir çağa geçmenin sevinci
 
Ben tanırım bu sesi
Bu ses hiç yabancı gelmiyor bana
Derim ki kendi kendime işte aradığım ses
İşte ATATÜRK’ün sesi

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 07

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BAŞ ÖĞRETMEN ATATÜRK
Sen öğrettin okumayı
Sen öğrettin yazmayı
Arkadaşı, sevgiyi
Sen öğrettin Atatürk’üm

Devrimi inkılabı
Dağı, taşı, toprağı
insanların haklarını
Sen öğrettin Atatürk’üm

Sevgiyi, dostluğu, barışı
Kırda açan yaprağı
O güzelim kuşları
Senden öğrendim Atatürk

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 08

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ATAM
Atam sen rahat uyu,
Bir gün bekleriz seni,
Yaptığınız yeniliklerle,
Yolcu ederiz sizi.

Türkiye’yi sorarsanız,
Amerikanın gölgesinde,
Uyurlar akreple yelkovan,
Atam ! Atam !

Yüreğimiz çarpar sevginle,
Gençlerimiz aşk peşinde,
Bizi sorarsan böyle,
Senden ne haber deriz,
Ellerinizden öperiz.

Şimdi sorarsan bizi,
Daha çok yanarız dizi dizi,
Sen en iyisi sorma halimizi,
Sen rahat uyu,
Bir gün bekleriz seni.

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 09

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SABAHI YAKALAMAK
Sabah halkasını takmış boynuna,
her de kanat çırpan bir martı,
Hasretini takmış sürüklüyor sandalı.

Deniz bomboş,
Dalgalar vuruyor rıhtıma,
Denizi dinleyen bir genç,
Birden kaptırıyor kendini fırtınalara.

Az sonra görünüyor,
Bir deniz yıldızı,
Gökyüzünü kıskandırıyor,
Ateş gibi parlaması.
 
Hele dalgalar denizi okşuyor,
Enginlerden martılar uçuyor.
Avını gözüne kestirmiş besbelli.
 
Çekiyor seni çiçeklerin kokusu,
Sarhoş ediyor denizin buğusu,
Atmış dalgalar yorgunluğunu,
“Yaşa’ diyor içinden bir ses.

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 10

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BEN CUMHURİYET ÇOCUĞUYUM
Ben Atatürk çocuğuyum
Ulusallık bilincini benimseyen
Yurt sevgisi besleyen
Geleceğe emin adımlarla yürüyen
Ben Atatürk çocuğuyum
 
Ben Anadolu çocuğuyum
Anadolu’nun en eski kurucusuyum
Hitit Kralı Hattuşili halt etmiş derim
Bir yaşasaydı da görseydi
Sfenksli kapı nasıl yapılır
Altın taç kime takılır
Yirminci yüzyılın on iki kralını
Yapsam da bir görseydi
Ya Frig kralı Midas’a ne denilmeli
Anadolu’nun şalterlerini indirmiş
Kimmerler tarafından yok olmuş bitmiş
Ben Anadolu çocuğuyum
 
Ben Cumhuriyet çocuğuyum
Ben gururluyum
Demokrasidir ilkem
Ulusal egemenlik özgürlüktür
insan bilincinin genişlemesidir hedefim
Akılcılık barışçılıktır temelim
Ben Atatürk çocuğuyum.

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

11

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YENİ DOĞAN BİR ÇOCUĞUN ADI
29 Ekim sabahı
Bir çocuk doğdu
Acılar ve sevinçler içinde
Büyüdü büyüdü...

Çok sevimli
Kaşları hilal gibi
Adını sorarsanız
Cumhuriyetti evet Cumhuriyet
 
Şimdi ise 75 yaşında
Daha nice yaşlara
özgürlük hürriyet aşkına
Daha nice büyük yaşlara

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 12

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BUGÜN
Mehtap ne güzel,
Bu akşam değil mi?
Yıldızlar ne güzel parlıyor değil mi?
Bak; Ay ışığı vuruyor
Köpüklü (dalgalar arasına.
Yine aynı şarkı kulaklarda.
Hasretim gizli yakamozlarda !...
Kuşlar ne güzel uçuyor değil mi?
Bir telaş var kanatlarında,
Avcıdan kaçıyor olmalı,
Ne güzel doğuyor,
Şafakların arkasında güneş.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 13

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

CİNAYET ZANLISININ İTİRAFLARI
Bir ihbarı değerlendirdi polis
Köşe başında yakalanmıştım
İki elimi sırtıma sardılar
Sonra doğru merkeze!
Telsizlerden anons edildi:
“Yakaladık katili!”

Öncesini sorarsanız hâkim bey
Anlatıyım,
İçmiştim kafam iyiydi
Sonra yanıma pos bıyıklı bir adam geldi
Dedi dertliyim dertli
Dedim anlat derdini dinleyeyim
Cebimde beş kuruş para yok
Çocuk evde hasta
Na’apıyım nedeyim kime gidiyim?
Bilemiyorum.
Üstelik evde hiç bir şey yok
“Aylardır uzun aç dişlerle
Dişliyoruz memelerimizi.”

Kafam bir milyondu
O anda hakim bey işte o anda
Adamın kocaman elleri ceketimin cebindeydi
Cüzdanımı yürütmüştü

Dedim ya kafam kaf dağında
Dedim üzülme yaparız bir şeyler
Attım ellerimi pantolonumun cebine
Çıkardım cebimden sıcak yüzlü paraları
Tutuşturdum eline.
Git dedim git doyur bebelerini
Aç kalmasın çocuklar.

Hakim bey hakim bey
İki saat kadar zaman geçmişti
Meyhanenin önünden geçiyordum
Birden karşımda
Kocaman elleriyle kadeh tutan adam gördüm
Girdim meyhaneden içeri
Gittim yanına
Kocamam elleriyle baktı bana
Aldım ayağımın altına. yermisin yemez misin?

Sonra,
Sonrasını sorarsanız hakim bey
Önce anlattığım gibi doğru merkeze

Suçluyum,
Razıyım suçuma asın beni.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 14

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SEVMENİN SINIRSIZLIĞI
Denizleri çok severim,
Yakamozları da...
Hep beni sevda çölüne atarlar.
Kavrulurum bu çölün sıcağında.
Uçmak isterim,
Bir baştan bir başa
Geceler yetmez o zaman,
Bu sevdayı anlatmaya.
Yaz akşamlarını da severim;
Parlayan yıldızları da,
Beni aldatan dalgaları da...
Ağaçları severim;
Mehtap gecelerinde tenime,
Hafif hafif değen rüzgarları da.
Viran bağları da severim;
Bülbül;çalı için “ah vatan” der ya..
Tabiatın ruhunda bin bir çeşit ot biter ya.
Sınır tanımam o zaman sevmenin sınırsızlığında.
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

15

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

GETİRİN
Rüzgarları getirin bana
Çiçekleri,kuşları,ağaçları,
Zirvesinde yürüdüğümüz dağları,
Meyvelerini çaldığımız viran bağlar,
Fındık yediğimiz kuru çalıları
Getirin; Bekliyorum.

Denizleri getirin bana
Sahil boyu yürüyen insanları
Köpük köpük Karadeniz dalgaların,
Gecelerinde yalınayak yürüdüğümüz kumsalları,
ve o gecenin rüzgarlarını
Getirin; Bekliyorum

Ormanları getirin baba
Söğüt gölgelerini, gül bahçelerini
Dallarında öten kuşları,
Enginlerinden baktığımız tepeleri
Şırıl şırıl akan suları
Getirin; Bekliyorum

Çiçeklerimi getirin bana
Yeni tohumum fışkırmak istiyorum gökyüzüne
Burcu burcu kokmak istiyorum kırlarda
Getirin; Bekliyorum

Kuşları getirin bana
Uçmak istiyorum...
Dünyanın bir ucundan,
Bir ucuna
Gelirin; Bekliyorum


 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 16

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

HEYECANLARI KAYBOLMUŞ YÜREKLER
ya meydanlara indiler
ya da inecekler dedim
duyulur cenk havasının sesi
başkaldırının onurunu yaşıyor yüreğim
oyuncaklara gömülmüş bir çocuk gibi
heyecanlıyım şimdi
nevruz ateşleriyle yanmışız biz
madımaktaki alevler yakar mı bizi
sevinçliydim meydana girdim
halaylar
davullar
zurnalar, semahlar
yok...
bitmiş
gitmiş
yitmiş...
meydan
meydanda bir avuç insan
sordum kendime
sordum şehre
sordum karşımda bir korkuluk gibi duran
meydana...
neredesiniz ulannnn....

cevap veremedi
hiçbiri...
karşımda üç beş tane adam
haykırıyor işte kürsüdeki konuşan
“zincirlerinden başka kaybedecek neyiniz var”

meydandan teker teker ayrılıyor
üç beş tane adam
korkuyorsunuz ulan...

yenilmişsiniz
meydandaki insanlar
artık size de tatlı gelir olmuş paralar...
değiller hiçbiri eskisi gibi
susmuş artık bağıran yürekleri...

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 17

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR ÇOCUĞUN AĞIDIDIR...
Gökyüzüne yazdım adımı
Mavi gök yıldızların arasına
Vuruyorlar işte alıyorlar canımı
Barış diye bağırıyorum dünyaya...

Tanımıyordum daha savaşı
Yenilir mi içilir mi? kimdir...
Yarınları elinden alınmış çocuğum ben
Nasıl bir dünya bu? Yaşamak nedir?

İşte bombalar patlıyor sol yanımda
Oyuncaklara doyamadan gidiyor hayatım
Bir füze düşüyor yüreğime sevgi diye bağırdığımda
Öldüm şimdi ben serin sulara yattım...

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

   18

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

AYRILIK VAKTİ
Elinin beline gidişinden anladım
Çekti soğuk yüzlü brovniği
Nişan aldı işte
Ya vurdu dedim ya vuracak
Dolu dolu oldu gözleri
Elveda dedi usulca
Dolu dolu gözleri gözlerimin içindeydi...
7.65’lik mermi yüreğimi deliyordu sanki...
Şimdi şehre yağan yağmur değil göz yaşıdır...

Hayatında hiç kimseyi kırmamıştın
İncitmemiştin
Nasıl vurabilirdin ki beni
Başını önüne eğdi sessizce çekip gitti...
Bir çalar saat gibi çaldı zaman
İşte geldi ayrılık vakti..
Gitmeyecek şimdi hayatımdan,
Bütün izlerin düşündüğümde
Bir ağlamak düğümlenecek boğazıma...
Bir insan nasıl muhtaçsa
Ekmeğe, suya, mutluluğa öyle muhtaçtım sana
Ve yaşamak gibi sevdiğim sevgilim
Sen beni vuramadın ama
Ben çoktan doldurmuşum şarjörü
Namlunun ucunda tek mermi
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  19

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ORMAN
“Yere sığmayan
Göğe şahlanan
Bir iştahlanan
Hayattır ağaç”

Kuşlar uçar şırıl şırıl sular akar
Kimisi göğsüne menekşe takar
İnsan bu ortamda yaşama bakar
Koyun otlar, kuzu meler ormanda.

Vurulur mu balta,yorulur mu can,
Beşikten,mezara muhtaçtır insan.
Bakılmazsa eğer çöl olur Vatan.
Yalan hile mekan tutmaz ormanda

Anlar çiçekte gezer ballanır
Zayıf beden soluk henüz hallanır
Hastalarda şifa için yollanır
Temiz hava hayat vardır ormanda

Çamın tepesinde yuvada can var
Öten üveyik mi, bir müzisyen var
Cıvıl cıvıl hayat sanki bayram var
Yavşan kekik mor sümbül var ormanda

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  20

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

KAYBOLAN KENT
Onu otobüsün en arka sırasında tanımıştım
Her sabah yapıştırıp yüzünü cama
Dalardı o hep uzaktan gördüğü düş yolculuğuna
Ve masumca sızardı göz yaşları yüzündeki çukura
İnerdi o caddenin en son durağında
Yürürdü başı öne eğik çarpuk çurpuk evlerin arasında
Kaybolurdu düşleri o caddenin son durağında
Ben onu bir ömür yüreğime kazımıştım

Hayallerin penceresinde
Ömrünü kaybetmiş bu caddede
O masum gençliğini yani baharını
Serivermiş kazaklar gibi tereklere...
Bir kenar mahallenin kıyısında
İki odadan ibarettir yaşadığı yer
Yaşadığı yer gibi küçüktür
Özlemini çektiği hayaller
Artık hayatın yükünü kaldıracak omuzlar
Yavaş yavaş terke diyordur onu yorulmuştur
Onu anlayacak, onu sevecek
Mütevazı bir koca ister
Otobüs yaklaştıkça o caddenin son durağına
O küçücük hayalleri suya düşer...

Anlayamaz bu hayatı
Bu gece gibi karadır bahtı
Bazen düşünür durur neden
Ne diye doğdum ulan ben...

Çok geçmedi aradan
Bir sabah binmedi otobüse
Yüzünün ve hayallerinin izi çıkmamıştı camdan
Merak ettim hasta mı nasıl diye
Evlendi dediler
Şaşırdım, inanamadım
Oracıkta donup kaldım
O gün o cadde de düğünü vardı
Cama koyduğu yüzü gülüyordu artık
Gerçekleşmişti küflenmiş hayalleri
Bir evi, bir kocası vardı artık yolunu gözlediği
Evini süsler, çeşit çeşit yemekler pişirirdi
Bam başka bir dünyaya yeniden gelmiş gibiydi...

Yine bir sabah otobüsün en arka koltuğunda
Gördüm onu alnını dayamış cama
Gözünden yaşları akıtarak yüzündeki çukura
Okşuyor bebesinin ellerini tanıyanlar söyledi
Kocası kumarda kaybetmiş evini işini
Düşmüş mapus damlarına; O yine
Tabi ki ömrünü verdiği tezgahların başına.

Kayboldu düşleri...
Kayboldu kent...
Kayboldu kentin o caddesi...

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 21

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ÖĞRETMENİM
Dünyayı bilmezdim bana öğreten
Anamsın ablamsın bayan öğretmen
İyiyi güzeli bilmiyordum ben
Anamsın, ablamsın bayan öğretmen

Bezimle gülerek bizle ağlayan
Mutlu olmamıza çelenk bağlayan
Büyüterek başarımızı sağlayan
Anamsın, ablamsın bayan öğretmen

Konuşamaz hecelemeyi bilmezdim
İyiye gözde sensiz gelmezdim
Bugün ayrılmamız en büyük derdim
Ananısın ablamsın bayan öğretmem

ERMAN der ki; ayrılık mı yolumuz
Uçar oldu kanadımız kolumuz
Bundan gayri nasıl olur halimiz
Anamsın ablamsın bayan öğretmen

(İlkokul öğretmenim Nilgün AKSOY’a)
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 22

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ÖRETMENİM I
Gece gündüz çalışır ilim irfan yapısı
Bilim bir şehir ise öğretmen de kapısı
Bir ırmaktır öğretmeni hızlı çağlar
herkesten yine evvel o sevinir o ağlar

Evlattır gelecektir öğrencinin hepsi
Yarını karşılamak onun asıl yapısı
Kağıttan başka işte yurdun tapusu
Yorulmadan yarına çelenk bağlar

Bahçedeki yediveren gülüdür
Sevinçle, kasvetle yüreği hep doludur
Gülmüyorsa öğretmen bir ulusta ölüdür
Hastalanmıştır ülke hüzünlerle doludur

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 23

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YİRMİ ÜÇ NİSAN
Bu gün bizim bayramımız
Dağın taşın toprağıyız
Bugün andan Cumhuriyetin
Hep birlikte evladıyız

Bugün Ulusal Bayram
Hepimize armağan
Hep birlikte sevinelim
Bu gün 23 Nisan

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 24

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

TANIDINIZ MI?
Ben sevdayı sırtıma vurdum da geldim,
Viran bağlarda güle dokundum.
Yıldızlarla oturup sohbete koyuldum,
Dağ benim,güneş benim,deniz benim.
Nehirlerden coşan benim,
Kırlardan, dağlardan, tepelerden,
Beni görenlere sorun,
Rüyanız da görün,hayra yorun.

Yaz güneşlerini doğuran,
İçinizdeki sevgileri kavuran,
Denizleri coşturan,
Meltem rüzgarları savuran,
Benim! Tanıdınız mı ?

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 25

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ŞİİR OKUDUĞUM ZAMAN
Bazen Pir Sultan olurum
Dağ taş demem yorulurum
Hızır Paşayla vuruşurum
Canımın içinde cananımı bulurum

Bazen de Karacaoğlan olurum
Elifimi arar sorarım
Sazımın teline vururum
Diyar diyar gezer dururum

Yunus olduğum zaman
Toroslara çıkardım
Yayla yayla gezip
Beyitler kurardım

Ne zaman Dadaloğlu olsam
Dağlara çıkardım hep
Dağlara çıkıp
Fermanlar yazdırırdım yeniden

Veysel olsam dünyayı görsem
Kara topraklara yeniden bürünsem
Oturup sazımla söyleşsem
Sonsuza dek türküler söylesem

Orhan veli olsam
Macera mı anlatsam
İstanbul’u yeniden düşlerimde kursam

Aziz Nesin olsam
Azizlik yapsam

Cahit Sıtkı olsam
Otuz beş yaşımı
Yeniden yaşasam

Bedri Rahmi olsam
Resim sergileri açsam
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  26

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ACININ RENGİ
Acının renklerini
Çiziyorum işte sana
Yüreğim suskun
Beynim biçare
Düşlerini görüyorum
Tankların, bombaların, mayınların arasında
Bir çocuk sesiyle uyanıyorum sonra
Korkuyorum...
Aslında hiçbir şeyden korkmam bilirsin...
Ölüme yüz dönerim gerektiğinde
Korkum beni uyandıran çocuğun geleceğinde

Acının renklerini
Çiziyorum işte sana
Allısıyla moruyla
Biraz benden bir şeyler katıyorum
Direniyorum
Ara sıra çöpten ekmek toplayan insanları
Zengin memleket gecelerini sıkıştırıyorum araya
Bu kirden pastan görünemeyişim
Bu burnunu sızlatan koku
Bu memleketin kokusudur...
Acının renklerini
Çiziyorum işte sana
Yoksulluğum bir alın yazısı değil
Yoksulluğumuz bir tarih yazısıdır
Başkaldırmamanın utancını yaşıyor yüreğim
Sevgisiz, kültürsüz, yarınsız kalmanın
Acısının resmidir bu...
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 27

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BAHAR
Dün gece baharı karşıladım yine
Lodos esintisi takmış yelkene
Selam veriyordu dağlara,kuşlara,tepelere,
Cebinden çıkardı aynanı
Verdi bir selamda kendine.

Belli biraz mutluluk akıyordu yüzünden,
Biraz yolu vardı. kilometrelerce öteden.
Birden durdu,heybetinden şiddetinden
Baktı ki yaşam geliyor çiçeklerin içinden,
Bir silkinti topladı kendini yeniden.

Misafir edeyim dedim, seni bizim bahçeye,
Birden bir hoş koku yayıldı çiçeklere,
Gonca açmış güllere, tomurcuk fesleğenlere

Bir ıslık çaldı gökyüzüne,
Sürü sürü kuşlar doldu yeryüzüne,
Bir anda bayram yerine döndü,
Hayat geldi evrene.

Oturduk; karşımızda manzara,
Dalmıştık ikimizde rüyalara,
Kapılıp gitmiştik sevginin fırtınasına.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  28

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ÇATAK
Çamlıktır köse dağı
Kucaklamış çatağı
Çatak turistik yerdir
İhvanların yatağı

Şeyh Hazma ona bakar
Kaynaktan sular aka,
Baharda çiçek takar
Gerdanına Kösedağı

Çatak meyve dolu
Turizme açmış yolu
Yaylada Kösedağı

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 29

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR ŞİİRDİR YAŞAMAK
Bir şiirdir yaşamak,
Hayatı tadarcasına,
Gökyüzünü öpüp,okşarcasına
Dalgalara karışırcasına
.
Bir şiirdir yaşamak,
Yarındır,umuttur,gelecektir,
Acıdır,özlemdir,sevgidir.
Kanatları içimi savursa da,
Dinamitleri içimi patlatsa da,
Yaktığı sevgi ateşidir.

Bir şiirdir yaşamak,
Dağları kucaklamak,
Sevgiler bağlamaktır yarınlara.
Erdemlice,özgürce,
Yaşamaktır gönlünce.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 30

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YENİ GÜNÜN TÜRKÜSÜ
Gün battı
Şimdi örtüyor elleriyle
Yüzünü toprak
Işıklı ve parlak
Güzel günler doğuracak

Yıldızların kaybolduğu
Bir vakittir
Ne sabahtır ne gecedir
İşte o an esrarengiz
Bir bilmecedir

Gülümsedi kalktı toprak
Bugün yine ne umutlar yaşayacak
Yaşatacak...

Yavaş yavaş gün doğuyor
Sessizlikten çığlık atan sokakları
İşçiler fabrika kızları simitçiler
Dolduruyor!..
Bugün eve ekmek gidecek
Tabladaki simitlerin hepsi bitecek
Ne yaparsın; Hasan
Hüseyin
Ali
Veli
Böyle yazmış yazımızı ulu tanrı
Yazacak başka bir şey yok gibi
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 31

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ÇEVRE VE BİZ
Bilmem neden yok eyledik doğayı
Çöle kattık dağı taşı ovayı
Kuşlar bile terk eyledi yuvayı
Torun mirasını yedik bitirdik

Mahallede dinlenecek park hani
Apartman stres atar mı yani
Ciğerlerde kömür mazot dumanı
Doğamızı bu hale biz getirdik

Denizle balığı bizler yok ettik
Tertemiz havayı nasıl tükettik
Şırıl şırıl akan suları nettik
Şehir çöplük oldu neyi götürdük.

Ana baba çoluk çocuk yeşile
Ağaç dikip boran tepip hep bile
insanların dileği gönül gönüle
Bu yurt bizim bir bahçede oturduk.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  32

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

GELDİM
Uygarlık ateşini körükleyerek
Bilim bahçesinin çiçeğini,dererek,
Nesilden ne kültür Sererek,
Sevda yelkenlerini açtım geldim.

İnsanlığın dinmez acısını,
Kedinin yitmez yasını,
Simitçinin bitmez sızısını,
Çaresizliğini gördüm aramaya geldim.

Yeniliğin elinden tutarak,
Gericiliği top top yararak,
Barışı Cumhuriyeti savunarak,
Bütün engelleri açtım da geldim.

Dilimde sevgi türküsüyle,
Kulağımdaki dostluğun sesiyle,
Özümde kardeşlik simgesiyle,
Sönmeyen aydınlık yollardan geldim.

Çağ atlayarak bentleri yıkarak,
Bilimi,tekniği ,sanatı yakalayarak,
Hedefe durmadan koşarak,
Bütün zincirleri kırdım da geldim.

ERMAN ! kamil insan özünde senin,
Atatürk gibi bir rehberim,
Nereye gitsem sönmez fenerim.
Kardeşliği dostluğu aradım da geldim.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 33

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SEVMEK
Sevmek ne güzeldir be sevgili;
Dalıp dalıp gitmektir düşlere
Rüzgârların esmesi ne güzeldir be sevgili
İnsanın insana yanması
Dağların tepelerle kucaklaşması,
Ay ışığının denize vurması

Yaşamak ne güzeldir be sevgili,
Severek, sevilerek, düşünerek,
Ve o vazgeçilmez,
Sancıları duyarak hayatın...

Kucaklamak ne güzeldir be sevgili
Hayata dört elle sarılmak,
Sımsıkı kavrayarak omuzları,
Ayırmamak, ayrılmamak.

Direnmek ne güzeldir be sevgili
Kaybetsen de kazansan da savaşı,
Yılmadan çıkabilmek sonuca.
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 34

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SUS DEDİ ANSIZIN! DİNLE GECEYİ
Sarsılmış bir ömrün yağmurlu
Sokaklarında beraber yürüdük
Bunca insan yükünü taşıyan kaldırımlar
Uyanırdı biz o sokaktan geçerken...

Ve gözlerini ovuşturarak bakarlardı
Ardımız sıra
Sanki bir şeyler söylemek isterlerdi
Koskoca bu taş yığınları

Konuşsalar derdik konuşsalar
Çözebilir miyiz acaba bu hayatın
Hiç anlayamadığınız sırrını...
Derin yaraları sarılmamış

Bir kavganın ortasında bulmuştum seni
Ve yüreğin öyle cesurdu ki ve ellerin öyle hünerli
Kir pas içindeki bu dünyadan
Ansızın çekip almak isterdim seni.

Korku gibi vuruyordu rüzgarlar geceye
Çatarak kaşlarını baktı gökyüzüne
Ulan dedi ulan yine gece oldu işte
Yüreği yeşerdi evine ekmek götürebilmenin sevincinde
Ben aslında tanırım bu acuzeyi
Damarlarımdan kan alır
Ve santim santim eritir beni
Her saat her saniyede...

Onun içindir ki her gece vururum kendimi
Ve geceye bir aslan leşi gibi düşerim
Kaldıramazlar beni
Yemekle deşmekle bitiremezler beni bu çıyanlar
Yoluma çıkmayın ulan üç kağıtçı sahtekarlar
Şimdi bir kurşuna dize getiririm hepinizi
Sus dedi sadece dinle geceyi...

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 35

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ALABİLDİĞİNE...
Alabildiğine uzak
Alabildiğine yeşil
Alabildiğine kardeşçeydi
Orman...

Alabildiğine heyecanlı
Alabildiğine güzel
Alabildiğine emekçiydi
Sevgili...

Alabildiğine zor
Alabildiğine acımasız
Alabildiğine namusluydu
Ekmek...

Alabildiğine kalleş
Alabildiğine ihanetlerle dolu
Alabildiğine yalancıydı
Hayat...

Sınır boylarında umutlarım takıldı memlekete
Gidip de dönmemek vardır söyleyin anneme
Parçalanmış yüreğim yine sürgünde
Zincirlere vurmayın türkülerimi
Vurdular beni duyulmayan bir çığlık gibi işte...
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 36

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YÜREĞİNİ SICAK TUT
Geç tanıştım çocukluğumla
Oyun zamanlarımı vermiştim
Torna tezgahında kiremit fabrikalarında
Yüreğini sıcak tut

Alışkınım ben aç bir çocuk gibi huysuzlanan
İhanetlerle dolu
Bu yuvarlak parçasına
Yüreğini sıcak tut
Kimliğimi sorarlar
Sinsice etrafımı sorarlar
Ansızın götürürler beni sonra

Ayrılık cümleleri kurmak istemiyorum
İlk günkü ilk heyecanım gibi sarılmak
İstiyorum hayata
Kadere teslim etmeden kendimi
Selamlamak istiyorum
Fabrikada tarlada tezgahında
Bir ok gibi dimdik duracak
İşçi kardeşlerimi
Yüreğini sıcak tut
Soru sormadan ansızın
Bir anda

Koparırlar seni
Sonra ölüme mahkum ederler
İterler uçurumdan aşağıya
Yüreğini sıcak tut
Emeğin olsun yaşayanlar
Ve öyle bilsinler seni
Alın terinle ananlar

Başımı eğmeden dimdik yürüdüm
Bu yıkılası kaldırımlarda
Bir mayın tarlasından geçer gibi
Sırtıma sıkılan kahpe kurşunu
Ellerimle tutar gibi
Dalmıştım hayata
Yüreğini sıcak tut
Tut ki aydınlatsın yollarımı
Gözlerim arkada kalmasın

Ve anlayabiliyor musun şimdi
Beni sevgilim
Neden kavga ettiğimi
Bir parça;
Mutluluk serpmek için yüreğine
Neler çektiğimi...
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 37

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

AH SEVDA AH !
Ah sevda ah! Fabrika kızı mıydın?
Yoksa patronunun erkekliğine ilişmiş
Bir deniz yıldızı mıydın?
Gözün hep havalardaydı
Zengin kızlarını görüp
Onlar gibi yaşamaktaydın
Oysa senin için namus denen
Bir şey vardı!
Hayallerin eylül yaprakları gibi sarardı
Ah! Yüreği sevdalı
Aydınlanmamış hiç karanlık yolları...

Ah sevda; Ah!
Hani fabrika arabasıyla gelen
Mühendis kız var ya hani
Onun gibi olmaktır bütün emeli
Gece gündüz onun düşünü kurar
Sanki gerçekleşecek gibi...
Yaşamın çukurunda, ömrü bitmiş
Daha henüz baharında...
Ah sevda; ah!
Bana bakmazdın
Senin için nasıl yandığımı bilirdin
Yoluna ne zaman çıksam
Yüz çevirir sürat asardın
Mahallenin de bütün kızları
Bana yanıktı hani
Oysa sen başka havadaydın...

Ah sevda; Ah!
Derin hayallerin öyküsü
Televizyonsuz mahallemizin
Renkli görüntüsü...

Ah sevda; Ah!
Şimdi ummadığın birisiyle evlendin
Ya da bu acımasız şehrin sokaklarında
Kaybolup gittin.
Bilmiyorum. ama öyledir eminim...
Ne zengin kızı, ne de mühendis kız
Olma ihtimali var hayatında ...
Ve elveda önü çiçeklerle süslenmiş
Düş sokağına ah sevda ah!
Sanki düş gibi geliyor dünya demi
Oysa bu düşte ne çok sevmiştim seni...
Yıkılmak gibi bir şey

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 38

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YAŞIYORSUN
Bir çığlık at,
Kendinde duy,
Suskun Kalma
Hayatın karşısında.

Bir şarkı söyle
Şiiri,barışı anlatsın
Bestesi sevgiyi,dostluğu.

Bir haykır gökyüzüne
Yaşadığını belli et.
Düş bir sevda ateşine,
Sevdiğini anla;
Sevilmediğini anlasan bile.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 39

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SANA YAZILMIŞ BİR ŞİİR
Uyuyamadığım bir gece
Aniden telefonum çaldı sessizce
Açtım!
Sevinçli heyecanlı
Sanki bir düş evinin kapısını araladım
Sevinçli heyecanlı
Telefonum çaldı habersizce
Perdeyi araladım
Caddeler sokaklar yalnızdı
Oysa birazdan ümitlerimle dolacaktı
Yinede dayanamayıp bağırdım
“Seni sevmek her şeyden daha güzel”

Sonra beyaz yüzlü kız göründü
Kayalar misali sert ve sevimliliğini yitiren
Karlar arasından
Parladı ay ışığı Ve delikanlının kalbi
Aydınlanmış deniz gibi dalgalanmaktadır
Gecede şimdi

Geçiyor beyaz yüzlü kız
Karanlığı bir bıçak gibi keserek
Yüreğimi ciğerimi içimi
Ateşe veriyor tam ortasından
Güneş doğana kadar
Baktım arkasından...

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

  40

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SEVİYORUM
Seviyorum
Ama kimi bilmiyorum
Belki seni
Belki onu...
Dağdaki turnayı
Sarışın mavi gözlü kızı
Çiçeği, böceği, ırmağı
Şu yaşadığım anı
Belki hayatı
Seviyorum...
Ama kimi bilmiyorum.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 41

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YAKARIŞ
Sana bu dilekçeyi küçük dünyamın temizliği ile yazıyorum
Sen babamsın sen savaşta asker sınıfta bilgi penceremsin

Sen öğrettin 23 Nisanı dünya çocuklarının kardeşliğini sen öğrettin
Nepal bombalarının çocukların gözyaşlarını
Sen öğrettin savaşın kan ateşi olduğunu
Sevmenin insanca yaşamanın erdemliğini

Yurt sevgisini doğa yeşilliğini çiçeklerin güzelliğini
Ana baba sevgisini sen öğrettin
Sana çiçeklerin en iyisini yüreğimden yeşeren sevgiyi
En sıcağını sunuyorum
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 42

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

KRALLAR ÜLKESİ
Merhaba Anadolu
Merhaba Hititler Frigler
Persler,Medler
Anadolu’nun kurucuları
Geçmişin bürokratları
Merhaba
Ben Hitit kralı Hattuşiliyim
Orta Asya’dan geldim
Kızıl ırmağa yerleştim
İlk yazılı antlaşmayı ben imzaladım
sırayla sfenksli kapılar geyik heykelleri
Güneş kursu, altın taçları
13. yüzyılın 12 kralını
Ben yaptım.

Ben Frig kralı Midas’ım
İç Anadolu’dan gelmeyim
Aslında Trakya’dan Anadolu’ya göç ettim
Kimmerler tarafından yok oldum bittim.

Ben Med kralı Kayaksat Babilim
Arilerin İran kolumdanım

Ben ise Pers kralı kyosurn
Dedemle savaş yaptım
Med ülkesini topraklarıma kattım
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 43

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

GÖTÜRÜN
Beni de götürün yelkenliler,
Balıkçı motorları,sevda yüklü gemiler,
Acılara,sevinçlerle,mutluluğa
Şafaktan doğan umutlara.

Beni de götürün kuşlar,
Deniz kızları.takalar,sandallar,
Senfoniler,oyun havaları,orkestralar,
Bizi bekliyor olmalı rüyalar.

Beni de bekleyin çiçekler,
Çiğdemler,sümbüller,mor menekşeler,
Acısını hissetmediğimiz dikenler.
Beni de bekleyin köpük köpük denizin.

Uzatıp çekin ellerinizle,
Renkte sonsuzluğunuza,
Gidelim beraberce:
Uzağın ötesine..
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 44

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

SEVDA GÜVERCİNİ
Ağır bir şeyler var
Çıkarıp atan yüreğimden
Bir güvercin havalanıyor
Kalbimin derinliklerinden
Uç;diyorum,götür …!
Nereye istersen beni de götür.
İçimizi dökecek bir sevgili,
Buluncaya kadar uçalım seninle...



 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 45

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

KOD ADI NEHİR
Irmak kenarında doğmuşum,
Adımı nehir koymuşlar,
Patronların başına musallat olmuşum,
Eşkıya demişler şanıma
Jandarmalar dört koldan sormuşlar.

Nehir demişler adıma,
Şu başımı eğecek adam görmemişim
Dağları eritmişimde hani,
Bir seni derememişim.
Nehir demişler adıma,
Uzun uzun çakal sesleri
Ve yosma kokan sokaklar,
Girmeyin ulan bu şerefsiz
Geceler kanıma.
Kaybolur tükenirim sonra,
Kimse bakmaz, gelen olmaz yanıma.

Nehir demişler adıma,
Şu karşı ki dağlar
Beni hep bilir.
Ateş yakarım gecenin bağrına.
Öksüre öksüre ölürde,
Çıkaramaz içinden beni bu dünya.
O kahpenin çocuğunu vurmuşum,
Bunun içindir ki sakalımdan pas düşmez
Dostlarımın yanından kovulmuşum.
İşte o dağlar saklar beni ele vermez.

Nehir dermişler adıma,
Bir hiç yüzünden düşmüşüm
Mahpus damlarına,
Yırtarım da sığmam, iki adımlık
Zindanlara.

Nehir demişler adıma,
Bir garip dağ adamıyım
Öksüz koymayın beni burada,
Yakarımda bu gökleri,
Yıldızlara sığmam sonra.

Şimdi ne derim ben kartallara, turnalara
Ne derim haaa..
Nasıl bakarım çiğdemlerin yüzüne,
Ben sözüm namusum diyerek geldim
Arımı nasıl korum buralarda.

Nehir derler adıma,
Bırak,
Bırak da vuruyum kendimi,
Düşmanlarıma bırakma
Onlar ancak sırtımdan vururlar beni.

 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 46

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

VURDULAR
Solgun yüzlü cesaretliydi.
Katili vurdular! bir ah dedi şehir...

Katili vurdular!
Şimdi gökte parlayan
Siyah enli bir yıldızdır.
Ağlıyor bu gecenin yazgısına.

Katili vurdular!
Tetikler çekildi namlulular hale dumanlıdır.
Bilinmedik bir adam bu şiiri size yazıyor.

Katili vurdular!
Şiirler sustu karanlık kapladı şehri.
Şimdi umutlar yarına kaldı.
Özlemler bitti.

Katili vurdular!
Bir kan çiçeği açtı kanından
Sızan damla ile
Hale mezarının başındadır.
Katili vurdular!
İtler geçiyor sokaktan uğultu ile
Sürü sürü
Titreyen dişlerinde bir anlam olmalı.

Katili vurdular!
Yerlerde kan izleri
Dışarıda polis sirenleri
Telsizlerden bir şeyler konuşuluyor.

Katili vurdular!
Polis katilleri aramaktadır.
Şimdi militanlar yuvasına çekilmiştir.

Katili vurdular!
Katilin ölümü bir faili meçhul oldu.
Gökyüzünden iki damla kan düştü yere.
Polis şaşırdı.

Katili vurdular!
Şimdi uçsuz bucaksız bir denizin
Ortasına martılar birikmiştir.

Katili vurdular!
Kafalar karma karışık
Beyinler suskun.
Veda havası

Perdeyi çektim
Her şey bitti dedim
Hoş çakal sevgilim
Umurumda bile değil yokluğun
Bak işte
Her şey yerli yerinde
Oysa alın yazısı gibi
Yazmıştım seni
Ömrümün tam orta yerine

Tavsiye etmem dönüp de bakma arkana
Ey yaşamak gibi sevdiğim güzel kadın elveda.
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 47

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

YİNE Mİ ?
Yine sisli mi ?
Bugün hava,
Yine ağır mı ?
Yine kopmuş mu ?
Dalından,
Ürkütüyor mu?
Kuşları,ağaçları
Soluyor mu ?
Derilmemiş çiçekler.
Yine sisli mi ?
Bugün hava,
Kara bulutlar mı kaplamış üstünü,
Korkutuyor mu ?
Sevdasız mı kalmış sevgisiz mi ?
Kucaklıyor mu ?
Dört bir evreni.
 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 48

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BEYAZ YÜZLÜ HIRSIZ
Şehre bir sisli hava çöktü
Beyaz yüzlü kapattığında kapıları
Delikanlı hayata küstü
Gizledi o masum rüyalarını

Bir düştü pembe dünyasına sardığı
Her gece yıldızlara oturup ona bakardı
Bir dünyaydı içine sığamadığı
Yüreği gece boyu ağlardı

Ansızın önüne çıktı beyaz yüzlü kız
Esmer yüzlünün kalbini çalan hırsız

İşte açtı yüreğini siyah saçlısı
Coştu içindeki çocuksu dünya
Parladı yakamozlar üstüne deniz yıldızı
Sönmeyecek bir ateş düştü bağrına

Kıskanırdı uçan kuştan sevgilisini
Caddeler sokaklar gizlice ona bakardı
Çekinir utanır tutamazdı elini
Yüreği gece boyu yanardı

Ansızın önüne çıktı beyaz yüzlü kız
Esmer yüzlünün kalbini çalan hırsız

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

49

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

ZAMAN TÜNELİ
Şimdi soğuk bir zamandır;
aydınlığı çepe çevre saran.
ne caddeler üşür, ne de güvercinler!

Şimdi soğuk bir zamandır;
tarihin gölgesinde
kuşlar siner kovuna,
itler ne halt ettiğini bilemez!

Şimdi soğuk bir zamandır;
bombalar patlar zemheri ayazında,
gece korkar yalnızlıktan,
serseriler gezemez içerek sokaklarda!

Şimdi soğuk bir zamandır;
insanlar geçer kortej eşliğiyle meydanlardan.
yeniden darağaçları dikilir!

Şimdi soğuk bir zamandır;
kimseler anlamaz, neler olup bittiğini.
şarkılar şiirler susar.
üzümlerde hâlâ şarap kokusu.

Şimdi soğuk bir zamandır;
bombalar yağar şehre,
militanların ölümleri hala köşe başındadır.
anlık bir zamandır ölüm.

Şimdi soğuk bir zamandır;
bahçelerde kan çiçekleri açar,
korkunç bir imgedir hayat.

Şimdi soğuk bir zamandır;
sararlar elleriyle yüzünü insanlar;
güzel günler özlenir.

Şimdi soğuk bir zamandır;
korkuluklar canlanır.
örtü verir yüzünü toprak.

Şimdi soğuk bir zamandır;
insanlar bağır bağır bağırmalıdır.
tam zamanıdır.



 

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

 50

KİTAP BAŞINA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

GECENİN KEYFİ
Dün gece yıldızlara büründüm,
Geceyle hasret bölüştüm,
Bir saklandım,bir göründüm,
Yıldızlardaki sevke bakıp.

Bir yumrukta kırdım camı
Oturdum pencereden dışarı,
Sarkıttım gecenin içine ayaklarımı,
Yıldızlardaki coşkunluğa bakın.

Yoksa parlamıyor mu ? Eskisi gibi,
Delinmiş mi ? Kökten dibi,
Sensin diyor bu gecenin sahibi,
Yıldızlarda ki şahlanışa bakın.

Şafak söküyor yine sabah oldu,
Bütün hayallerim pencereye doldu.
Bu gece burada son buldu.
Güneşteki hevese bakın.

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR

BİR ÖNCEKİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİR SONRA Kİ Sayfaya dönmek için tıklayınız

BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA KIYMETİ ARTAR!

Hazırlayan  Mahmut Selim GÜRSEL yazışma adresi  corumlu2000@gmail.com

DİKKAT ! BU BİLGİ TELİF ESERİ OLUP YAZARI VE YAYINEVİMİZDEN  İZİN ALINMADAN KULLANILMAMALIDIR
 
Gizlilik şartları ve Telif Hakkı © 1998 Mahmut Selim GÜRSEL adına tüm hakları saklıdır. M.S.G. ÇORUM
 Hukuka, Yasalara, Telif  ve Kişilik Haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.